Vikipedi:Deneme tahtası: Revizyonlar arasındaki fark

İçerik silindi İçerik eklendi
Turhansahin (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Sayfa içeriği 'LALALALALALALALALAAAAAAAAY SALDIR GALAAAAATASARAY' ile değiştirildi
1. satır:
LALALALALALALALALAAAAAAAAY SALDIR GALAAAAATASARAY
{{/Bu satırı değiştirmeden bırakın}}
Milli Güreşçi Nuri Ayvalı
İnanç ve Başarının Öyküsü
“hayalleri olan insan durdurulamaz”
 
Milli Güreşçimiz Nuri Ayvalı dünyaya geldiğinde Türkiye Cumhuriyeti kurulalı henüz 9 yıl olmuş ve ülkemiz her alanda heyecan ve atılım içine girmiştir.
Yüzyıllar boyunca yıkıntının ve sıkıntının içinde hırpalanmış Türkiye, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine büyük bir medeniyet hamlesi başlatmış, sanattan edebiyata, tarımdan sanayiye ve müzikten spora toplumsal hayatta dünyada seçkin bir yer edinebilmek ve çağdaş medeniyet seviyesinin üzerine çıkmak için büyük bir azim ve kararlılıkla Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kolları sıvamıştır.
Ülkemiz sportif anlamda da dünyada kendine bir yer edinmek için milli bir seferberliğin içindedir.
Hayatının özetini “İnanç ve Başarı Öyküsü” şeklinde özetleyeceğimiz Milli Güreşçimiz Nuri Ayvalı, Atatürk’ün 22 Haziran 1919 günü Amasya Genelgesi’ni yayınlayarak:
1- Vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığı tehlikededir.
2- Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.
diyerek dünyaya haykırdığı İstiklâl Savaşı’nı fiilen başlattığı kutlu bir vatan toprağı olan Amasya’nın Suluova ilçesinin Bayırlı Köyünde 1932 yılında doğmuştur.
Küçük Nuri “hayalleri olan insan durdurulamaz” sözündeki gerçeklik doğrultusunda daha küçük yaşta iyi bir güreşçi olabilmek için çevresinde bulduğu ve gördüğü her imkânı kullanarak kendisini geliştirir.
Zaten bilinen ve kabul edilen bir hakikattir ki; Amasyalı gençlerin doğuştan bedensel yapı itibariyle güreşe yatkınlıkları vardır. Türk güreş tarihinin yıldız gibi parlayan pek çok güreşçisi Amasyalıdır. Nuri Ayvalı’da bu gençlerden birisidir.
Nuri küçük yaşta annesini kaybetmiştir. Nuri annesini kaybetmenin derin acısının izlerini hayatı boyunca taşımıştır. Öksüz Nuri, biricik kardeşi ile hayatın bütün zorluklarını sırtlanmış, bir yandan yokluklara ve yoksunluklara sabır ve sebatla göğüs germiş, diğer yandan büyük bir farkındalıkla her işi ciddiye almak gerektiğini anlayarak her işin üstesinden gelmeye çalışmıştır.
Önce köylü çocuğu olarak köy hayatını, bütün zorluklarını yaşayarak öğrenmiş, bağ, bahçe ve tarlada ağır işler görürken kaslarını geliştirmek hususunda doğal ve özel bir avantaja sahip olmuştur.
İleride Amasya’nın medar-ı iftiharı olacak milli güreşçimiz Nuri Ayvalı çocukluktan gençliğe geçiş yıllarında haylazlık ve haytalıktan uzak, özverili çalışmaları onu bedensel ve zihinsel yönden güçlü bir konuma getirirken, sevimli ve yakışıklı karayağız genç güreşçimiz; yakın çevresine güven telkin eden, sade, sebatkâr, dürüst, güzel ahlâkı ve çalışkanlığı ile takdir toplamıştır.
İlk gençlik yıllarından beri mücadeleci azmi ile dikkatleri üzerinde toplayan Nuri akranlarıyla sık sık güreşe tutuşmaktan geri kalmamıştır. Genç yaşta Şeker Spor takımında güreşe başlayan Nuri sağladığı başarılarla Güreş Milli takımına dahil olmuş aynı zamanda köyünden Feriha evlenmiştir.
Milli Güreşçimiz Ankara’ya nakl-i mekân ederek. Güreş hayatını Ankara’da sürdürmüştür. Ankara’da Yenimahalle İlçesi Varlık Mahallesi’nde Milli Güreşçilere, dönemin İmar İskân Bakanınca ve Yaşar Doğu’nun özel gayretleri ile parası güreşçilerce ödenen evlerin önündeki boş arazide halkın izlemesine açık olan yoğun antrenman seanslarına katılmıştır. Açık alanda halka açık yapılan bu antrenmanlar hiç şüphesiz o dönemde gençlerin güreş sporunu sevmesine vesile olmuştur.
Güreş Milli Takımızın dünya çapında efsane olduğu, “Türk Gibi Kuvvetli” imajının dünyada algı olarak benimsendiği yıllarda Yaşar Doğu merhum ile teşrik-i mesaide bulunarak Yaşar Doğu’nun sevgi ve takdirlerine mazhar olmuştur.
Aktif güreş hayatının ardından güreş hakemliği de yapan Nuri Ayvalı sevdalısı olduğu güreş hayatından ilgisini hiç eksik etmedi. Pek çok amatör güreş etkinliğine ve festivallere katılması için davetler aldı.
 
3 kız 2 erkek evlat babası olarak sade bir hayat tarzını tercih etmesi, hem aile Hem de milli ve manevi değerlerine düşkünlüğü ile hayatı boyunca kanaatkâr, huzurlu, mutlu ve hamiyyetperver bir aile reisi olarak hep sevildi sayıldı.
 
Ankara’daki kanaat köşkü olan evi, memleketi Amasya’ya olan muhabbeti sebebiyle misafirle doldu taştı.
 
Aktif Güreş hayatı sonrasında çok sevdiği ve görmeden duramadığı Amasya’sına yerleşip, kendi elinin emeği küçük çaplı bir çiftlik kurup orada yaşamayı çok arzu etmesine rağmen bu isteği içinde hep bir ukde olarak kaldı.
 
Nuri Ayvalı uğruna ter döktüğü Ay-Yıldızlı Milli Formayı şanla ve şerefle taşımış bir Milli Sporcu olarak memleketi Amasya’nın İstiklâl Savaşı’nın fitilini ateşleyen modern Türkiye’nin kuruluşuna ve yükselişine tanıklık eden ruhunu sindire sindire yaşadı aynı zamanda kendi emeği ile bu oluşuma katkı ve katılım sağladı.
 
Devlet Su İşlerinden emekli olan Nuri Ayvalı çok sevdiği ve sürekli cömert olmanın erdemlerinden bahsettiği çocuklarına ve eşine çok saygın bir AYVALI soyadı miras bırakarak akciğer kanseri tedavisi gördüğü hastanede huzur içinde Hakka yürüdü.
 
Ölümünün ardından Amasya Belediyesinin Amasya merkezindeki Yüzevler Mahallesindeki bir sokağa Nuri Ayvalı Sokağı adını vermesi şüphesiz ki bir kadirşinaslık örneği olarak Milli Güreşçimizin aziz ruhunu şâd ettiği gibi ailesini de mutlu etmiştir.
 
Türk Güreşinin dünyada fırtına gibi estiği yıllarda milli mayoyu şanla şerefle taşımanın onurunu yaşamış ve yaşatmış olması halen ailesi için de bir gurur ve övünç kaynağı olarak hatıralarda ve hafızlarda tazeliğini korumaktadır.