Tesla: Revizyonlar arasındaki fark
| [kontrol edilmemiş revizyon] | [kontrol edilmemiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
Ozgurisicak (mesaj | katkılar) |
Ozgurisicak (mesaj | katkılar) |
||
185. satır:
Tesla’nın yeğeninin sekreteri ve asistanı olan Charlotte Muzar 1957 yılında Tesla’nın küllerini Amerika’dan Belgrad’a yolladı. O günden beri Tesla’nın külleri altın kaplama bir kürenin içinde Nikola Tesla müzesinin 3. katında o zamanki haliyle saklanmaktadır.
== Patentleri ==
Tesla keşifleri sonucunda dünya genelinde 300’den fazla patent elde etti. Bazı patentleri açıklanamadı ve bazıları çeşitli kaynaklar tarafından gizli patent arşivlerinde keşfedildi. 26 ülkede ve en azından 278 patent Tesla’ya aittir. Patentlerinin büyük çoğunluğu Amerika, Büyük Britanya ve Kanada’dadır. Kalan patentleri ise dünya genelindeki çeşitli ülkelerde kabul görmektedir. Aynı zamanda Tesla tarafından geliştirilen bazı yenilikler patent korumasına alınmadı.
== Kişisel Hayatı ==
Tesla her gün sabah 9’da çalışmaya başlayıp en azından akşam 6’ya kadar çalışırdı ve akşam 8’den 10’a kadar ilk zamanlarda Delmonico restaurantta sonraları da Waldorf-Astoria otelinde akşam yemeğini yerdi. Tesla, ona tek hizmet eden olan insan şef garsona yemeğinin hazır olması için düzenli olarak telefon ederdi. “Yemek saat 8’de hazır olmalıydı. O sosyal zorunlulukların getirdiği grup toplantıları dışında yalnız yemek yerdi. Yemeğini yedikten sonra sabaha karşı 3’e kadar çalışmaya devam ederdi.”
Egsersiz için günde her gün 8-10 mil yürürdü. Tesla her iki ayak parmağını geceleri 100’er defa ezerdi ve bunun beyin hüclerini canlandırdığını iddia ederdi.
Gazete editörü Arthur Brisbane ile yaptığı bir görüşmede telepatiye inanmadığını söyler ve : “ Seni aklımda katil yaptığımı farzet. Bir kaç saniye içinde bunu sen de bileceksin. Şimdi bu harika değil mi? Hangi süreçle beyin bunların hepsini algıladı? “ Yine aynı görüşmede Tesla tüm temel ilkelerin bir tanesine indirgenebileceğine inandığını söylemiştir.
Her ne kadar savaş karşıtı olmasına rağmen Tesla savaşın sebeplerinin ortadan kalkmadığı sürece savaşın kaçınılmaz olduğunu ve bazı savaşların mazur görülebilir olduğunu düşünmüştür.
Hayatının sonlarına doğru, Tesla her gün parka güvercin beslemek için yürürdü ve aralarından yaralı bir tanesini iyileştirmek için otel odasına aldı. Anlattığına göre özellikle yaralı beyaz güvercini her gün ziyaret etti. Tesla 2000$ ı aşkın parayı kemiklerini destekleyerek iyileştirecek bir alet ve kırık kanat ve ayaklarını iyileştirebilmek için harcadı. Tesla güvercinlerle iligli hikayesini şöyle dile getirir : “ Seneler boyunca binlerce güvercin besledim. Ancak aralarında öyle güzel bir tanesi vardı ki, kanatları açık gri ve katıksız beyazdı. Çok farklıydı. Dişiydi. Sadece onu diledim ve çağırdım. Ardından benimle birlikte uçtu. Ben onu bir erkek bir kadını nasıl severse öyle sevdim ve o da beni öyle sevdi. Ona sahip olduğum sürece artık hayatımda bir amaç vardı.”
İlerleyen yıllarda Tesla vejeteryan oldu. Sadece süt ,ekmek, bal ve bitkisel besinlerle beslenerek hayatını sürdürdü.
== Görünüm ==
Tesla 1.88 m boyunda ve 64 kg idi. 1888 yılından 1926 yılına kadar kilosunda neredeyse hiç bir değişme olmadı. New York’un zarif, tarz sahibi kişiliklerinden biriydi. Günlük meşguliyetlerinde giyim bakımından, saç-sakal traşına kadar çok titizdi. ”Bu sadece kendini beğenmişlik değildi. Zariflik ve kıyafetlerindeki titizlik hayatında tüm evrelerle tamamiyle uyum içindeydi. Kendisine büyük bir elbise dolabı edinmedi ve hiç bir çeşit ziynet eşyası kullanmadı. Ancak, kıyafetler hususunda, dünya bir insanı kendince değerlendirmeye alır, görüntüsüyle ifade ettiği şekilde, amacına giden yolu küçük nezaketlerle kolaylaştırır.
Ailesinin büyükleri koyu renkli gözlere sahip olmasına rağmen Tesla’nın gözleri gri-mavi tonundaydı. Onun iddiasına göre, gözleri bir zamanlar koyu renkteydi ve beynini çok fazla kullanması ve yüklenmesinden dolayı, gözlerinin renk tonu değişti. Ancak Tesla’nın annesi ve bazı kuzenleri gri tonda göz rengine sahiptiler. Yani aslında Tesla’nın gri göz geni anne tarafından gelmiş olabilir.
Bir dünya gazetesinin editörü Arthur Brisbane Tesla’nın görünüşünü şöyle açıklıyor :
“ Tesla Delmonico’ya düzenli olarak giden en uzun, en ince ve kesinlike en ciddi adamdı. Kafasının çok gerisinde bir göz hizasına sahipti. Gözleri daha çok açık renkteydi. Ona hem Slav olup hem de nasıl böyle açık renkli gözlere sahip olduğunu sordum. O da bana gözlerinin önceden daha koyu olduğunu ama beynini çok fazla kullanmasından dolayı açık renge dönüştüğünü söyledi. Çoğu kez beyni çok kullanmanın göz rengini açtığını duymuştum. Tesla’nın teorisini doğru kılan şey ise kendi deneyimlerinden yola çıkmış olması.
O çok inceydi, boyu 1.80’den uzun, kilosuysa 65 kg’dan azdı. Çok büyük elleri vardı. Bir çok erkekte olduğu gibi. Baş parmağı bu kadar büyük elleri olmasına rağmen dikkat çekici derecede büyüktü. Bu olağan dışı bir büyüklüktü ve iyiye işaretti çünkü baş parmağı beynin düşünsel parçasıdır. Maymunlar çok küçük başparmağına sahiptirler.
Nicola Tesla çok parlak bir zekaya sahipti. Kafasının şekli takoz gibiydi. Çenesi sivri uçlu buz kıracağına benziyordu. Ağzı ise çok ufaktı. Çenesi ne çok zayıftı ne de yeterince güçlüydü. Hiç sahada ve pratik işlerde çalışmadığı için yüzünden diğer erkeklerde olduğu gibi çıkarımlarda bulunmak güçtü. Hayatı aklının zirvesinde yaşıyordu. Orada fikirler doğuyordu ve oranın tepesinde bolluk bereket içinde bir odası vardı. Saçları kıvırcık ve simsiyahtı. Kamburu vardı. Hayatı kendi içinde yaşardı. Kendi yaptığı işlerden büyük bir kar payı alırdı. Kendisini başarıya götürecek kadar çok seviyordu ve çok güveniyordu. Onun yazan ve gerçekler hakkında konuşan diğer erkeklerden farkı ise her zaman söyleyebilecek bir şeyi olmasıydı.”
== Fotoğrafsı Hafıza ==
Tesla çok fazla kitap okurdu ve hepsini hafızasına çok iyi kazırdı. Bu yüzden fotoğraf hafızaya sahip olduğu iddia edildi. Birden fazla dil konuşabilirdi. Sırp Hırvatçası, Çekçe, İngilizce, Fransızca, Almanca, Macarca, İtalyanca ve Latince olmak üzere 8 dil konuşurdu. Tesla ilham anlarındaki tecrübelerinin detaylarından yola çıkarak kendi otobiyografisi ile uğraştı. Hayatının ilerleyen zamanlarında tekrar tekrar hastalığa yakalandı. Olağan dışı bir dertten müzdaripti. Gözlerinde zaman zaman ani ışık patlamaları oluyor ve kısa süreli körlükler yaşıyordu. Bu körlüklerle birlikte bazı hayali görüntüler de geliyordu. Genellikle bu görüntüler bir kelime ya da eşiğinde olduğu bir düşünce ile bağlantı oluyordu. Bazense bu görüntüler karşı karşıya olduğu belirli bir probleme çözüm oluyordu. Sadece bir maddenin adını duyarak onunla ilgili gerçekçi detayları kafasında canlandırabiliyordu. Tesla bir icadı yapma aşamasına geçmeden önce kafasında bu icadı tüm yönleriyle ve en ince ayrıntısına kadar canlandırırdı. Bu teknik görsel düşünme tekniği olarak da bilinir. Genel anlamda elleriyle resim yapmazdı ama bunların hepsine kafasında çalışırdı. Çocukluğundan başlayarak Tesla, sık sık geçmişindeki önemli zamanlara ait flashbackler yaşamıştır.
== Uyuma Alışkanlığı ==
Tesla hiç bir zaman iki saatten fazla uyumadığını iddia etmiştir. Ancak zaman zaman uyuklayarak pillerini şarj ettiğini kabul etmiştir.
Graz’da okuduğunun ikinci senesinde Tesla kendisine tutku edinmişti. Bu tutku bilardo, satranç ve kart oyunlarına karşıydı. Oyun masasında harcadığı saatlerin 48 saati geçtiği zamanlar olmuştur. Bir sebepten dolayı Tesla’nın laboratuvarında 84 saat dinlenmeden ve uyumadan çalıştığı olmuştur.
Gazeteci ve Tesla’nın arkadaşı olan Kenneth Swezey de Tesla’nın nadiren uyuduğunu dile getirmiştir. Swezey bir gün sabaha karşı 3’te telefonun çaldığını ve Teslanın aradığını anımsar : “ Odamda adeta bir ölü gibi uyuyordum. Aniden telefon çalıp beni uyandırdı. Tesla canlı bir şekilde ve duraksayarak konuşuyordu. Bir problem üzerine çalışıyordu ve bir teori ile diğerini kıyaslıyordu. Bu teorileri yorumlarken cevabı bulduğunu hissetti ve lappadanak telefonu kapattı.
== Obsesif Kompulsif Bozukluk ==
Tesla hayatının ilerleyen yıllarında obsesif kompulsif bozukluktan (OCD) müzdaripti. Kendisinde değerli eşyalardan ve etrafındaki nesnelerden nefret etmek gibi bir huy geliştirdi. Saça dokunmaya dayanamıyordu, titreyen elleri sevmiyordu ve sonunda 3. dereceden obsesif bir insan haline geldi. Sık sık binaya girmeden önce çevresinde 2-3 tur atmak zorundaymış gibi hissediyordu. Akşam yemeğinde önce kendi gümüş bardak ve tabaklarını kusursuz olasıya kadar parlatmak için 18 tane peçete istiyordu. ( 3 ile tam bölünebildiği için. ) Bir yazarın kitabını okuduğu zaman, kalan tüm kitaplarını da okumak zorundaymış gibi hissediyordu.
== Kişiler ==
| |||