Bâb-ı Âli: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
k Muallim Fatih Bâb-ı Âli sayfasını Bâb-ı Âlî sayfasına taşıdı: Âlî (عالی): Yüce, yüksek... http://www.sevde.de/OsmanliTurkcesiSozlugu.pdf
Hanjuan (mesaj | katkılar)
k Özel bir adın yanlış yazımı.
2. satır:
{{Diğer anlamı|Cağaloğlu, Eminönü}}
[[Dosya:DSC04009 Istanbul - La Sublime Porta - Foto G. Dall'Orto 25-5-2006.jpg|thumb|right|300px|Babıali]]
'''Bâb-ı Âli''' ya da basitleştirilmiş şekli ile '''Babıali''', [[Osmanlı Devleti]]'nin son dönemlerinde [[Sadrazam]]lık binasına ve daha geniş anlamıyla da Osmanlı hükümetineHükümeti'ne verilen isimdi. Günümüz [[Türkçe]]sinde ''Yüce Kapı'' anlamına gelen bu terim aynen tercüme edilerek diğer dünya dillerine de girmiştir. [[Cumhuriyet]] döneminde Babıali binası, [[İstanbul]] ilinin Vilayet KonağınaKonağı'na dönüştürüldü ve halen de bu amaçla kullanılmaya devam etmektedir. Babıali'nin bir başka anlamı da [[Türkiye]]'nin basın dünyasına verilen isimdiradıdır.
 
== Etimoloji ==
Osmanlı Devleti, Bâb-ı Âlî'den idare ediliyordu. ArapçaArapçada, "kapı" anlamındaki bâb ile Farsça -ı tamlaması Farsça yüce anlamındaki âlî ile birleşmişti ve Osmanlıca yeni bir sözcük türemişti.
 
== Osmanlı dönemi ==
=== Binanın tarihçesi ===
Osmanlı Devleti büyüdükçe [[sadrazam]]ların yetki ve sorumlulukları arttı.[[Sadrazam]]lar, [[Topkapı Sarayı]]'na yakın olması bakımından [[İstanbul]]'un bugünkü [[Eminönü]] ilçesindeki [[Cağaloğlu]] semtinde yaptırılan konaklarda oturmaya başladılar. [[1756]] yılında'da Sultan [[III. Osman]] tarafından bu semtte yaptırılan [[Sadrazam]]lık konağı ilk bilinen resmi nitelikteki [[Sadrazam]]lık binasıdır. Bina [[1755]], [[1808]], [[1826]] ve [[1839]] yıllarında tamamen, [[1878]] ve [[1911]] yıllarında ise kısmen yandı. Her seferinde yeniden inşa edildi. İlk önceleri binaya “Paşa Kapısı” ve “Bâb-ı Âsafi” deniyordu. [[1808]] yılında [[Alemdar Mustafa Paşa]]'nın [[sadrazam]]lığı sırasına çıkan ayaklanma sırasında binada olan patlama sonucu bina gene kül olunca, yeniden yaptırılan binaya dönemin padişahı [[II. Mahmut]]’tan dolayı Mahmud-ı Adli dendi. Bu isim zamanla Bâb-ı Adl ya da Bâb-ı Adli isimlerine, [[19. yüzyıl]]ın ikinci yarısında da Bâb-ı âli deyimine dönüştü.
 
[[Dosya:Bab-i Ali.jpg|thumb|right|300px|Osmanlı döneminde Babıali]][[1839]] yılındaki yangına kadar bina hep ahşap olarak inşa edilmişti. [[1844]]’te bina ilk defa olarak Stefan Kalfa tarafından kargir olarak inşa edildi. Ayrıca o tarihten sonra bina [[sadrazam]]ın yaşadığı yer olmaktan çıkarılarak tamamen bir devlet dairesi durumuna geldi. O bina, daha sonra yangınlar ve tamirler sonucu değişikliklere uğramakla birlikte günümüze kadar gelen binanın esasını oluşturmaktadır. [[1878]]'deki yangında Şura-yı Devlet Dairesi, Ahkam-ı Adliye Dairesi, Dahiliye ve Hariciye nezaretleri tamamen yandı ve yeniden inşa edildi. [[1910]] yılında Babıali'ye küçük bir yapı eklendi. [[1911]] yılındaki yangında gene Şura-yı Devlet ve Dahiliye Nezareti ile [[Mektubcu]], [[Teşrifatçı]], [[Beylikçi]], Sadaret Kalemi daireleri ve [[Vakanüvis]] daireleri tamamen yandı. Bu en son yangında zarar gören bölümler o zamanlar tek bir bina olan Babıali'nin orta bölümünü oluşturuyordu. Yangından sonra bu orta bölüm tekrar eski haline getirilmeyerek ortadan kaldırıldı. Böylece Babıali ilk defa olarak iki binaya ayrılmış oldu.
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Bâb-ı_Âli" sayfasından alınmıştır