Hasan el-Benna: Revizyonlar arasındaki fark

Genç yaşta dini konulara büyük ilgi duymaya başladı. Hasan el- Benna dini ve ilmi yönden köklü bir aileye mensup olup ilim, takva ve zühd açısından seçkin bir atmosferde yetişmiştir. Böyle bir atmosferde yetişen Hasan El-Benna on beş yaşında Kur’an-ı Kerim ezberlemiş, kılmış olduğu nafile namazlarla ruhi terbiyesi enginleşmiş ve nefsi daha da paklanmıştır. Hasan el- Benna’nın hayatında Muhammed Zehran adlı hocasının çok önemli bir yeri olmuştur. İlk öğrenimi için gittiği Reşad Dini Bilgiler Okulu’nun yöneticisi olan Zehran, parlak zekalı, takva sahibi biri olup el-Benna’ya çok fazla etkide bulunmuştur. Bu etkilerden biride Hasan el- Benna’nın ve arkadaşlarının o yaşta çevrede gördükleri dine aykırı davranışları mektup ile uyarma yoluna gidip düzeltmek istemeleridir. Bu harekete de “ Haramların İşlenmesini Önleme Cemiyeti” demişlerdir. [[1923]]'te [[Kahire]]'de dini ve toplumsal konularda geleneksel eğitim veren Darü'l-Ulum adlı öğretmen okuluna kaydoldu. [[1927]]'de [[Arapça]] öğretmeni olarak [[Süveyş Kanalı]] yakınlarında bulunan [[İsmailiye]]'de bir ilkokula atandı. [[İngiliz]]lerin ülkedeki ekonomik ve askeri varlığı açısından büyük önem taşıyan bu kentte, [[Müslüman]]ları derinden sarsan olaylara şahid oldu. [[Mart]] [[1928]]'de bir İngiliz kampında çalışan altı kişiyle birlikte [[İslam]]ın ilkelerine geri dönüşü amaçlayan [[Müslüman Kardeşler]]'i kurdu. Örgüt, 1928–1938 yılları arasında daha çok tebliğle uğraşmış ve bu tarihten sonra şiddet eylemlerine yönelen bir hareket olmuştur. Örgüt hiyerarşisinin 1935‟te şekillenmesi ve politik niteliğinin ise 1939‟daki 5.kongresinde kabul edilmesi ile ülkedeki diğer siyasi partilerin tümü batıl ilan edilmiştir. Örgüt içinde, izci ve spor birimleri oluşturulmuş; siyasi, sosyal, eğitimsel ve dini alanda yapılacak ıslahat projeleri belirlenmiştir. [[1930'lar]]da kendi isteğiyle [[Kahire]]'deki bir okula tayin edildi. [[II. Dünya Savaşı]] başladığında çok sayıda öğrenci, devlet memuru ve işçi Müslüman Kardeşler'e üyeydi ve Teşkilat [[Mısır]] toplumunun hemen bütün kesimlerini temsil eden bir önemli siyasi güç olmuştu.

Teşkilat üyelerinin birçoğu hükümetin milli çıkarlara ihanet ettiği görüşündeydi; Hasan el-Benna ise bir müddet daha hükümeti destekleme taktiğine bağlı kalmaya çalıştı. Ama gerek kendisi, gerekse teşkilat üyeleri idare açısından tehlikeli olmaya başlamıştı. Savaşı izleyen kargaşa ortamında el-Benna'nın sözünü geçiremediği teşkilat üyelerinin adları, başta Başbakan en-Nukraşi'nin öldürülmesi olmak üzere ([[Aralık]] [[1948]]), bir dizi suikast olayına karıştı. Hasan el-Benna [[Şubat]] [[1949]]'da hükümetin göz yumduğu bir suikast sonucunda [[Kahire]]'de öldürüldü.