Uyku-uyanıklık arası: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
* Ayrıca bakınız */ Cümlede düşüklük vardı.
12. satır:
Zihnin uyku-uyanıklık arasındaki durumu paranormal etkiler için elverişli bir durumu ortaya çıkarır. Bunun bir nedeni zihnin bu durumdayken yaşadığı zihinsel deneyimleri gerçek deneyimler olarak algılamasıdır. Diğer bir nedeni ise, zihnin bu durumdayken paranormal etkiye açık olmasıdır. Çünkü zihindeki düşünceler bu haldeyken boşalmış ve dışarıdan kontrol edilebilir hale gelmiştir. Paranormal bir etkinin sağlanabilmesi için, insan zihnindeki düşüncelerden oluşan karmaşıklığın azaltılması gereklilik gösterir. Bu nedenle herhangi bir paranormal bir etkiye açık olunabilmede uyku-uyanıklık arası hali son hedef olmayıp, asıl hedef olan zihnin boşaltılmasına aracılık eden ara bir durumdur. Hipnoz, meditasyon, yoga ve benzeri teknikler yalnızca bu ara durumun (uyku-uyanıklık arası hali) ortaya çıkmasına yarayan araçlardır. Uyku-uyanıklık arası hali ise zihnin karmaşık düşüncelerden arındırılmasına ve bu şekilde dışardan gelen paranormal etkilere (paranormal algılamalara) uygun bir durumun oluşmasını sağlar.
 
Uyku-uyanıklık arası halihal yapay olarak oluşturulabilinmekleoluşturulabilmekle birlikte, doğal olarak ta ortaya çıkan bir durumdur. Bu hal kişilerin uykuya dalarken ve uykudan uyanırken de kendiliğinden oluşan bir haldir. Bunun dışında narkoz etkisiyle ya da başka nedenlerle bayılmalarda da bu halin ortaya çıkması sözkonusudur. Çok bilinen bazı örnekler, ameliyat masasında narkozdan ötürü baygın olarak yatan ya da kalbi durduğu için öldüğü sanılan kişilerle ilgili yaşanmış deneyimlerdir. Bu durumdaki bir kişinin zihni boşalmış bir haldedir ve dışardan gelen paranormal algılamalara açık bir konumdadır. Bu durumdaki bazı kişilerin bu sırada yaşamış oldukları bazı paranormal algılamalar sıklıkla [[ölüm-ötesi deneyimi]] adı verilen deneyimleri oluştururlar. Bu deneyimleri yaşayan kişiler yaşadıkları deneyimlerinde, genellikle ruhlarının bedenlerinden ayrılarak öbür alem denilen bir yere gittiklerini, burada bazı ölmüş başka kişilerin ruhlarıyla (genellikle kendi akrabalarıyla) ve bazı ruhani varlıklarla karşılaştıklarını iddia ederler. Bu şekilde yaşanan deneyimlerden, çoğunlukla ruhun ölümsüz olduğu ve bedenden ayrı olarak bilinçli bir şekilde yaşayabileceği görüşleri ortaya çıkar. Ancak bu görüşler herkesçe kabul edilmez ve bu tür deneyimleri yaşamış kişilerin kendi zihinlerinde oluştuğu düşünülen halüsinasyonlar olarak görülürler.
 
Uyku-uyanıklık halindeyken elde edilen paranormal algılamalar, dinsel ve ruhçulukla ilgili alanlardaki bazı kişilerin yaşamlarında önemli bir yer tutar. Ruhçuluk alanında bu algılamaları yaşayanlar genellikle medyumlar ve benzeri özellikteki ruhçulukla yakından ilgisi bulunan bazı kişilerdir. Dinsel alandaki bu türden kişilere ise keramet sahibi evliyalar gözüyle bakılır. Birçoklarınca paranormal algılamaları olan bu tür kişiler peygamber olarak sayılmamakla birlikte, Tanrı katından ilhamlar aldığı düşünülen, [[keramet]] sahibi yüce insanlar olarak görülürler.