20. yüzyıl felsefesi: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Peykbot (mesaj | katkılar)
k yazım düzeltme
165. satır:
 
== Analitik felsefe ==
{{Anamaddeana madde|Analitik felsefe}}
20. yüzyılın ana akımlarından birisidir analitik felsefe. Kökenleri Hume'a kadar uzanan bir felsefe geleneği olarak analitik felsefe, bir yandan dünyanın çok büyük sayıda karmaşık olmayan öğeden meydana geldiğini, öte yandan felsefenin görevinin de bir senteze ulaşma çabası değil [[dilsel]] ya da [[mantıksal]] analiz olduğu iddiasından hareket eder. Bilimden yana tutum alıp metafiziğe karşı duran bu analitik düşünürler, belli bir şekilde realizmi savunurlar diyebiliriz. Bu akımın önemli farklılıklarıyla birlikte önde gelen temsilcileri [[George Edward Moore]], [[Bertrand Russell]], [[Gattlob Frege]], [[Ludwig Wittgenstein]] ve [[Viyana Çevresi]] ya da [[Viyana Okulu]] olarak bilinmektedir.
 
== Mantıksal Pozitivizm ==
{{Anamaddeana madde|Mantıksal pozitivizm}}
 
== Yorumsamacılık ==
{{Anamaddeana madde|Yorumsama}}
[[Yorumsama]] ya da [[hermenuitik]] yöntemine dayanan felsefe akımı.[[Felsefe tarihi]] boyunca yorumsamacılık denilen yaklaşım çeşitli biçimlerde ortaya çıkmış ve çok eski bir düşünme geleneği olmakla birlikte, asıl olarak [[Schleiermacher]] , [[Dilthey]] , [[Gadamer]]'ın katkılarıyla belirginlik kazanmış bir 20. yüzyıl düşüncesidir.Yorumsamacılık, [[anlam]] ve [[anlamlandırma]] meseleleri noktasında önceliği yorumlayıcıya veren bir yaklaşım gösterir. Genel olarak ''metin bilimi'' ya da ''metin okuması'' şeklinde anlaşılmış olsa da (kutsal metinlerin anlaşılması ve açıklanması), yorumsamacılık, 19.yüzyılın sonlarından itibaren bir felsefe eğilimi olarak sahneye çıkmıştır.
 
== Fenomenoloji ==
{{Anamaddeana madde|Fenomenoloji}}
Kurucusu Edmund Husserl olan felsefe geleğidir. 20. yüzyılın tüm felsefi gelişmesini etkilemiş, özne ve bilgi konularında geleneksel felsfe eğilimlerinin dışında bir yaklaşım biçimi geliştirmeye yönelmiştir. "[[Askıya alma]]" ve "[[fenomenolojik indirgeme]]" olarak adlandırılan ikili bir işlemle fenomenoloji, Kant'ın bilgi alanının dışında bıraktığı gerçekliğin bilinebilir olduğunu öne sürmüş, kendi epistemolojik konumunu bu anlamda öteki felsefelerden üstün tutmaya çalışmıştır.
Fenomenoloji felsefesinde [[Georg Wilhelm Friedrich Hegel|Hegel]] etkisi görülür ve bir akım olarak kendisi de öncelikle varoluşçu felsefeyi, daha sonrada tüm postmodern felsefe tartışmalarını etkilemiştir. [[Martin Heidegger]], [[Maurice-Merlaue Ponty]], [[Jean-Paul Sartre]] gibi aynı zamanda varoluşçu felsefenin öncüleri olarak kabul edilen filozoflar, fenomenolojiden etkilenmiş olmalarının yanı sıra, fenomenolojik felsefenin temsilcileri de sayılırlar.
 
== Yapısalcılık ==
{{Anamaddeana madde|Yapısalcılık}}
Yapısalcılık, bir felsefe akımı olarak [[Yapısalcı Dilbilim]] ve onun öncüsü [[Ferdinand de Sausseure]]'den kaynaklanır.20.yüzyılın en önemli akımlarından birisidir.Felsefe tarihi icindeki önemli dönüşümlerin kaynaklarından birisi olmuştur.Bilgi, özne, tarih, dil, benlik, bilinç, toplum vb. bütün teorik kavramlara ilişkin farklı bir perspektif ortaya koymuş ve kendisinden sonra Postyapısalcılık olarak bilinen gelişmenin öncüsü olmuştur.[[Claude Levi-Strauss]], [[Althusser]] gibi isimlerle anılır.
 
== Postyapısalcı felsefe ==
{{Anamaddeana madde|Postyapısalcı felsefe}}
Özellikle Fransa'da yapısalcılıktan sonra gelişmiş olan ve kaynağında yapısalcılık, fenomenoloji, varoluşculuk, Nietzscheci felsefe gibi felsefe geleneklerinin bulunduğu, köklü düşünce ve felsefe eleştirisiyle birlikte kendini gösteren felsefe geleneği postyapısalcı felsefe olarak adlandırılmaktadır.[[Aydınlanma Çağı]] felsefesi başta olmak üzere, tüm [[Batı felsefesi]] tarihine eleştirel bir yönelim gösteren, her tür [[özcü]], [[ikici]] (düalist), [[akıl-merkezci]] yaklaşımı sorgulayan bir felsefi tutum sözkonusudur burada.Başlıca temsilcileri [[Michel Foucault]], [[Jacques Derrida]], [[Ernesto Laclau]], [[Jean Baudrillard]], [[Julia Kristeva]], [[Gilles Deleuze]] gibi isimlerdir.
== Postmodern felsefe ==
{{Anamaddeana madde|Postmodern felsefe}}
Postmodern felsefe, [[modern düşünce]]nin ya da başka bir değişle [[aydınlanmacılık]]tan gelen zihniyet yapısının temelleri bakımından sorgulanması ve genel olarak yadsınması biçiminde ortaya çıkan felsefe eğilimi olarak adlandırılabilir.Postmodern felsefenin soruşturması yalnızca modern düşünceyle sınırlı kalmaz, bir bütün [[felsefe tarihi]]ni hedefler.Postmodern felsefe olarak addedilen felsefeler, genel bir eğilim olarak, [[özcülük]], [[temelcilik]], [[gerçekçilik]], [[nesnellik]], [[özne]]lik, [[düalizm]] gibi modern felsefede doruğuna ulaşmış olan temel felsefi nosyonları kuşkuyla karşılar ve yadsır. Bu yaklaşım, [[Jacques Derrida]] gibi düşürlerde görüldüğü üzere, [[Platon]]'dan beri süregelen ve [[Modernizm]]de doruğuna ulaşan [[metafiziksel felsefe]]yi sonlandırmaya yönelir.
 
== Eleştirel Realizm ==
{{Anamaddeana madde|Eleştirel realizm}}
Eleştirel realizm, özellikle realizmin kuramsal sınırlılıklarını ve sorunları aşarak yeniden değerlendirme yönelimidir.20. yüzyıl felsefesinde [[yapısalcı]], [[pozitivist]], [[yorumsamacı]] yaklaşımların dışında yeni bir yönelim olarak belirir.Özellikle [[bilim felsefesi]] alanında söz sahibi olarak ortaya çıkar.Klasik [[realizm]]de bilimin, ampirik olguların gözlemlenmesine indirgenmesinden kaynaklanan sınırlılıkları eleştirel realizm yaklaşımıyla aşılmaya çalışılır.[[Nicolai Hartmann]] yüzyılın ilk yarısında bu akımın temsilcilerinden sayılır. Ayrıca en eski felsefi anlamında realizm, fikirlerin gerçekliğine inanmak anlamına geldiğinden, eleştirel realizm bu anlamda da bir ayrım koyar.Eleştirel realizm, buna göre, hem [[dünyanın gerçekliği]]ni hem de [[yapısal mekanizmalar]]ı kabul eder.Ontolojik anlamda dünyadaki ''şeyler'' ya da ''varlıklar'' onu tasavvur eden bilinçten bağımsız olarak vardır.Realizm ve eleştirel realizm felsefe, bilim, edebiyat eleştirisi gibi alanlarda farklı boyut ve katmanlarda karşımıza çıkar.Fikirlerin gerçekliğine inanmak şeklindeki realizmin felsefi anlamından edebiyattaki realizmin gerçekcilik olarak anlaşılması bu anlam farklarını gösterir.Georg Lukács'ın tanımlamasına göre [[edebiyatta realizm]], edebiyatın realitenin/gerçekliğin bir yansıması olduğu fikrinden hareket eder.[[Bilim felsefesi]] alanında da realizmin gerçekcilik şeklinde anlaşılması sözkonusudur.Bu noktada eleştirel realizmin ya da gerçekciligin en önemli ismi [[Roy Bhaskar]]'dır.Felsefi anlamda eleştirel realistler Bhaskar'ın öncü açılımlarını değerlendirmişlerdir.[[Andrew Sayer]] bu felsefi akımın başka bir önemli ismidir.
 
== Eleştirel Rasyonalizm ==
{{Anamaddeana madde|Eleştirel rasyonalizm}}
20. yüzyıl, özellikle ikinci yarısından itibaren akla yönelik kuşkular, itirazlar ve yadsıyışlar yüzyılı olmakla birlikte, birçok önemli filozof akıl savunuları yapmaya çalışır.Bunların önemli bir bölümü, bilinen anlamda akıl ve akılcılık savunusunu değil, kendileri de sorguladıkları eleştirel bir akılcılık anlayışı geliştirirler.[[Habermas]] örneğin, [[Adorno]] ve [[Horkheimer]]'de görülen [[araçsal akıl]] eleştirisininin çok fazla genelleştirilmesine ve bir bütün aklın araçsal akla indirgenmesine karşıdır.Kendisi de akılcılığı eleştirmekte, fakat yine de akıla bir pay bırakmaktadır.Öte yandan eleştirel rasyonalizm denilince ilk akla gelen isim bilim felsefecisi [[Karl Popper]]dir.Öğrencisi [[Karl Feyerabend]] tarafından görüşleri yoğun eleştirilere maruz kalıp "[[Akla Veda]]" denilmeden önce Popper, eleştirel bir rasyonalizm yöntemi geliştirmeye çalışmıştır.popper'in eleştirel rasyonalizme dayanan [[bilim felsefesi]], temelde [[kesin doğrular]] anlamında [[bilimsel bilgi]]lere ulaşmayı mümkün görür.
 
== Eleştirel teori ==
{{Anamaddeana madde|Eleştirel teori}}
[[Dosya:AdornoHorkheimerHabermasbyJeremyJShapiro2.png|thumb|[[Adorno]], [[Horkheimer]] ve [[Habermas]]]]
[[Frankfurt Okulu]]nun teorik ve felsefi konumunu gösteren adlandırma.[[Theodor Adorno]], [[Max Horkheimer]], [[Jürgen Habermas]], [[Walter Benjamin]] okulun en tanıdık simalarıdır.Bu düşünürler [[Marksizm]] içinde yer almaktadırlar, ancak Marksizmle ilişkileri özel bir nitelik arz eder; [[Ortodoks Marksimin]] tamamen dışında kalırlar.Aydınlanmacılıkla eleştirel bir ilişki kurarlar, akıl kavramına yönelik çeşitli boyutlarda eleştiriler getirirler.Postmodern soruşturmada görülen akıl eleştirilerinin ilk ipuçlarını Frankfurt Okulu düşünürlerinde görmek mümkündür.Elbette Frankfurt okulu'nun her üyesinde farklı boyutta bir eleştirellik sözkonusudur, ama bu düşünürleri bir okul içinde birleştiren ögelerin temelinde ''eleştirel teoriyi'' benimsemeleri yatar.Eleştirel teori, hem teorinin/felsefenin eleştirel bir şekilde değerlendirilmesini ve yeniden yapılandırılmasını, hem de uygulamada eleştirel bir yönelim gözetilmesini ifade eder.Okulun en genel anlamda ''eleştirel bir düşünce'' ve ''eleştirel bir toplum teorisi'' kurmayı amaçladığı, felsefi çalışmalarında bu eleştirelliğin ortaya konulduğu söylenebilir.