Balım Sultan: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
{{ana|İbahilik|teslis|tenasüh|hülul|Dedebabalık}} |
→Bektaşilik Tarikatı: Haydarîlik, {{ana|Bektaşilik Tarikatı|Bâtınîlik|Alevîlik|Dedebabalık}} |
||
5. satır:
Hünkar [[Hacı Bektaş-ı Veli]]'nin mânevî kızı ''Fatma Nuriye Hatun'' (Kadıncık Ana - Kutlu Melek)'un torunu Mürsel Baba'nın oğludur. Geniş bir kitleye göre de [[Bektaşilik|Bektaşiliğin]] önemli bir ulusudur. “İkinci [[pir]]-î (pir-î sânî)”, kurucusu ve kurumlaştırıcısı olarak görülür. Kurucusu değildir ancak “ikinci piri” olduğu, kurumlaştırdığı, yolu yasal bir kurum durumuna getirdiği, Bektaşiliğin var olan yapısına yeni bir biçim kazandırdığı, erkanını geliştirerek yeniden düzenlediği kesindir. [[Bektaşilik]] onunla birlikte devlet tarafından tanınır ve geniş yığınlara mal olur. 1501’de dönemin padişahı kendisi de Bektaşiliği benimsediği iddia edilen [[II. Bayezid]] tarafından [[Kırşehir]]’deki Hacı Bektaş Dergahı’nın başına atanır. Amaç; Türk/[[Türkmen]] [[Kızılbaş]]-[[Alevî]]-[[Bektaşi]]’yi [[Safevîler]]’in etkisinden korumaktır. Bu durum Bektaşilik'le devletin ilişkilerini arttırır. Bundan sonra, devlet içerisindeki birçok yönetici bürokrat ve ulemadan insanlar doğrudan [[Bektaşilik Tarikatı]]’nın üyeleri olurlar.
==Bektaşîlik Tarikâtı==
{{ana|Bektaşilik Tarikatı|Bâtınîlik|Alevîlik|Dedebabalık}}
Balım Sultan, [[Hacı Bektaş-ı Veli]]’den sonraki “mihenk taşı”dır. Bektaşiliğin toplumsal ve insancıl yönlerini, barışseverliğini ve yardımseverliğini ön plana çıkaran bir gönül eridir. Yüzyıllardan beri gelen [[Alevî]]-[[Bektaşi]]liğe ait kuralları derlemiş ve dergahta bir düzen içerisinde yaşama geçirilmesini sağlamıştır. Sözel olan [[Bektaşi]] geleneğinde düzenlemeler yaparak, yazılı metin haline getirmiştir. Yapısal olarak
Balım Sultan 16. yy. yılda Bektaşîliği,
Balım Sultan yola, tarikâtın pratiğine sürekli bir biçim ve içerik kazandıracak yeni etkiler getirmiştir. Geliştirilen erkana göre yola girenlerle sıkı ilişki içerisinde örgütlenmiş bir Bektaşi toplumu ortaya çıkarmayı amaçlamıştır. Tarikata bir disiplin getirmiştir. Kent içi ve kenti çevreleyen tekkelerde daha yetkinleştirilmiş “bir ritüel ve örgütlenme” başlatmıştır. Giderek düzenlenmiş sistemin dışında kalan köy gruplarından farklılaşan, bir biçime ulaşmış [[Bektaşîlik]] [[Tarikât]]ı yaratmıştır. Bu örgütünü kendisi tarafından kurulan sistemin “ruhani ve örgütsel” başı olan Dedeler’le yaymayı ve yaşatmayı amaçlamıştır. Çelebiler Anadolu ve köylük yörelerde tutunurken, kentsel yörelerde ''Balım Sultan Ekolü'' benimsenir. Balım Sultan, soydan Alevi olmayanlara kapı açarak Bektaşi olabilmelerinin yolunu açarak, [[Alevî]]-[[Bektaşîlik]] alanında önemli bir reform yapar. [[Dedebabalık]]’la yönetilen Bektaşîliğin bu kolu yeniçeri ocaklarının kapatılmasıyla büyük bir güç kaybetmiştir. Ancak 1800'lerin sonu ve 1900'lerin başında tekrar hareketlenmiş İstanbul ve Rumelideki bir çok Ocak yeniden uyandırılmış ve Osmanlı Eliti içinde etkin olmuştur. Cumhuriyet döneminde Tekke ve Zaviyelerin kapatılmasıyla birlikte tekrar zayıflamıştır. Günümüzde başta Rumeli ve Balkanlar olmak üzere birkaç milyon kişilik muhibbi bulunan önemli bir topluluktur.
==Getirdiği yenilikler==
|