Kabakulak İbrahim Paşa: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Noyder (mesaj | katkılar)
Noyder (mesaj | katkılar)
21. satır:
==Hayatı==
 
Aslen [[Isparta]] (Hamit kazası) ili [[Barla, Eğirdir|Barla]] nahiyesindendir.<ref>Bazı tarihçiler onun [[Şebinkarahisar]]'lı olduğunu bildirirler. </ref>İstanbul'a genç yaşında gelmiştir. Bir iki kapı değiştirdikten sonra [[Köprülü Fazıl Mustafa Paşa]] yanında enderun çuhadarı olmuştur. Paşanın 19 Ağustos 1691 'de [[Salankamen Muharebesi]]'nde şehit olması üzerine diğer devlet ricali hizmetinde çalışmıştır. Defterdar Damat Mehmet Paşa'nın ricası ile Sadrâzam [[Çorlulu Ali Paşa]] tarafından baş mukataacılık görevine tâyin olunmuştur. Bu paşanın sedaret döneminde ona 1716'da Bosna beylerbeyliği görevi verilmiş ise de ama kendi arzusuyla bu görevden istifa ederek yerine Bosna valisi olan [[Köprülüzade Damat Numan Paşa|Köprülü Numan Paşa]]'ya kethüda olmuştur. Onun ölümünden sonra ise [[Köprülüzâde Abdullah Paşa]]'ya kethüdalık etmiştir. Bundan sonra Mısır valisi yapılan [[Nişancı Mehmet Paşa]]'nın ricası üzerine kethüdalıkla onun yanına verilmiştir. Mısır'da isyan edip Mısır valilerini görevden atan kölemen Çerkes Mehmed Bey ile diğer yandaşlarının isyanını bastırmada önemli rol oynamıştır. Nişancı Mehmet Paşa'yea[[Cidde]] valiliği verilip onun [[Mekke]]'de ölmesinden sonra İbrahim Ağa İstanbul'a dönmüştür.
 
[[Patrona Halil isyanıİsyanı]] ile 30 Eylül 1730'da tahta geçirilmiş olan Sultan I. Mahmut, devlet işlerine devamlı olarak müdahale eden Patrona Halil ve ayaklanmacı avanesini ortadan kaldırmak için planlar yapmaktaydı. Mısır'daki ayaklanma bastırma tecrübesinden dolayısıyla bu hareketi de bastırabileceği bazı dostları tarafından Darüssaade ağası Beşir Ağa'ya ve onun vasıtasıyla padişaha arzedildi. Patrona Halil ve ekibini tasfiye etmek üzere İstanbul'da sarayda kapıcılar Kethüdalığına getirildi. Kaptan-ı Derya Canım Hoca Mehmet Paşa tarafından hazırlanan bir planı uygulama görevi Kabakulak İbrahim Ağa'ya verildi. Patrona Halil ve ekibinin 25 Kasım 1730'da bir divan toplantısında katilini sağladı. <ref name="sakaoğlu">Sakaoğlu, Necdet (1999), ''Bu Mülkün Sultanları'', İstanbul:Oğlak ISBN:975-329-2996 say.332</ref>
 
Bu başarısından dolayı 22 Ocak 1731'de Sadrazamlık görevine getirildi. Kabakulak İbrahim Paşa sadrazamlığa geçtikten hemen sonra 27 Mart 1731'de yeni bir kapıkulu ayaklanması ortaya çıktı. Etmeydanında cebeciler ve yeniçeriler kazan kaldırdılar ve Ağakapısı'nı basmak suretiyle faaliyete geçtiler. Ama harekete geçemeden yolları kesildi. Daha önceki ayaklanmalarda büyük zararlara uğrayan çarşı esnafı ve halk bu ayaklanmaya karşı olarak ayaklamacılarai tepelemek isteyerek saray kapısı önüne yığıldı. Sultan I. Mahmut bunların başlarına geçerek Etmaydanı'na gitmek istemekte idi; ama vezirler onu bundan caydırdılar. Sancağ-ı Şerif açılarak bunun altında başta Sadarazam Kabakulak İbrahim Paşa, Kaptan-ı Derya ve Şeyhülislam olarak büyük halk topluluğu Etmeydanı'na yürüdü. Sokak çarpışmaları olmakla beraber ayaklanmacılar dağılmak zorunda kaldılar. Bu ayaklanmadan sonra şehirde işsiz aylak olarak bulunan yüzlerce Arnavut, Boşnak ve Kürt yakalanıp şehirden sürgüne gönderildi. <ref name="sakaoğlu"/>
29. satır:
Yine onun sadareti sırasında ve evvelki isyandan beş ay sonra Ağustos 1731 de Bayezid Camii taraflarında Lazlarla Arnavutların "Bu gece hurucumuz var!" diyerek karakullukçu, terzi ve debbağ esnafı ve işsizlerin katılımıyla başlatılan ayaklanma girişimini de hemen bastırdı. <ref name="sakaoğlu"/>
 
İbrahim Paşa, kendilerine gücendiği ve husumet ettiği kişilerdan sadareti sırasında intikam almaya başladı. Örneğin, defterdar Damat Mehmet Paşa'nın oğlu sıkkıevvel defterdari İzzet Ali Bey'i azil ve sürgün ettirdi. Ama bu aleyhindekilerin birleşmelerine neden oldu. Darüssaade ağası Hacı Beşir Ağa sarayda nüfuz kazanıp Sultan I. Mahmud'u etkisi altına almıştı. Sadrazam onun kendi icraatına karışmasından şikayetçi idi ve onu da uzaklaştırmak istedi. Bunun icin pâdişahdan yetki fermanı aldı ve Ağayı surgüne göndermek için Sarayburnu'unda bir çektiri bile hazırlattı. Sadrazam bunu gizli olarak kayın babası ve kethüdası Mehmet Ağa'ya söyledi. Ama Mehmet Ağa o bu mahrem haberi derhal Beşir Ağa'ya jurnal etti. Beşir Ağa Valide Sultan'a yalvararak onun desteğini istedi. Valide Sultan da oğlu I. Mahmud'a rica ederek Beşir Ağa'yı sürgünden kurtarttı. O gün [[10 Eylül]] [[1731]]'de Sultan I. Mahmud Kabakulak İbrahim Paşa'yı sadrazamlıktan azletti.
 
Kabakulak İbrahim Paşa'nın malları müsadere edildi. Kendisine sürgün olarak [[Eğriboz]] muhafızlığı' verildi. Hatta Beşir Ağa'yı sürgüne göndermek için hazırlattığı çekdiriçekdiriye de kendisi bindirilip hemen İstanbul'dan ayrılması sağlandı. Yerine Rumeli Beylerbeyi olan [[Topal Osman Paşa]]'ya sadrazamlık görevi verildi. O İstanbul'a yetişinceye kadar da Sedaret Kaymakamı olarak kadar yeniçeri ağası Şahin Mehmet Paşa tâyin edildi.
 
Kabakulak İbrahim Paşa bir müddet Ağrıboz muhafızlığı yaptıktan sonra Nisan 1732'de [[Bosna]] valiliği görevi verildi. Ama burada yaptığı icraat hakkında halk şikâyete başladı ve bu şikayet İstanbul'a gönderildi. Bunun üzerine Temmuz 1732 Temmuz'da vezirlik rütbesi geri alınıp Girit'te [[Resmo]] kasabasında ikamete sürgüne gönderildi. Kabakulak İbrahim Paşa burada sürgünde 10 yıl kadar kaldı. Fakat günümüzde nedeni bilinmeyen bir bahane ile ve olasılıkla aleyhtarlarının faaliyetleri ile 1743 yılı başlarında idam edildi. Naaşı [[Resmo]]'ya gömüldü; başı İstanbul'a gönderilerek Koca Mustafa Paşa mezarlığına defnedildi.