Kıta felsefesi: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Dr. Coal (mesaj | katkılar)
çalışma devam ediyor
Dr. Coal (mesaj | katkılar)
tamamdır.
1. satır:
{{çalışma}}
'''Kıta felsefesi''', [[Avrupa]]'daki 19. ve 20. yüzyıl [[felsefe]] geleneklerini tanımlamakta kullanılan terim.<ref name="critchley2">{{Kitap belirt | son = Critchley | ilk = Simon | yazarurl = | yardımcıyazarlar = | yıl = 2001 | başlık = Continental Philosophy: A Very Short Introduction | yayımcı = Oxford University Press | yer = New York | id = | dil = İngilizce }}; S. 2</ref><ref name="leiter4">{{Kitap belirt | son = Leiter, Brian; Rosen, Michael | ilk = | yazarurl = | yardımcıyazarlar = | yıl = 2007 | başlık = The Oxford Handbook of Continental Philosophy | yayımcı = Oxford University Press | yer = New York | id = | dil = İngilizce }}; S. 4</ref> 20. yüzyılın ikinci yarısında anadili İngilizce olan filozoflar tarafından, [[analitik felsefe]]nin dışında kalan görüş ve düşünceler için kullanılmaya başlanmıştır. Kıta felsefesi, şu akımları içinde barındırır: [[Alman idealizmi]], [[Görüngübilim|fenomenoloji]], [[varoluşçuluk]] ([[Kierkegaard]] ve [[Nietzsche]]'ninki gibi önceki düşüncelerle birlikte), [[Hermeneutik|yorumsama]], [[yapısalcılık]], [[postyapısalcı felsefe]], Fransız [[feminizm]]i, [[Frankfurt Okulu]]'nun [[eleştirel teori]]si ve [[Batı Marksizmi]] ile [[psikoanalitik teori]]nin ilgili alanları.<ref name="critchley13">Critchley; S. 13</ref><ref name="glendinning58-65">{{Kitap belirt | son = Glendinning | ilk = Simon | yazarurl = | yardımcıyazarlar = | yıl = 2006 | başlık = The Ideo of Continental Philosophy: A Philosophical Chronicle | yayımcı = Edinburgh University Press Ltd. | yer = Edinburgh | id = | dil = İngilizce }}; S. 58-65</ref>
 
"Analitik felsefe" gibi, "Kıta felsefesi" teriminin de açık bir tanımı yoktur ve diğer felsefî görüşlerle oldukça az [[aile benzerliği]]ne sahiptir. İngiliz filozof [[Simon Glendinning]]; bu terimin aslen betimlemeden ziyade, analitik felsefeciler tarafından reddedilen ve beğenilmeyen [[Batı felsefesi]] akımlarını işaret eden küçültücü bir fonksiyonu olduğunu öne sürmüştür.<ref name="glendinning12">Glendinning; S. 12</ref> [[Michael E. Rosen]], Kıta felsefesinin karakteristiğindeki ortak konuları tanımlamıştır.<ref name="rosen665">{{cite journal |last= Rosen|first= Michael |authorlink= |coauthors= |year= 1998|month= |title= Continental Philosophy from Hegel |journal= Philosophy 2: Further through the Subject |volume= |issue= |pages= 663-704 |id= |url= |accessdate= 21 Mayıs 2012 |quote= }}; S. 665</ref>
 
*Öncelikle Kıta filozofları, [[görüngü]]leri anlamanın tek ve en doğru yöntemi olarak [[doğa bilimleri]]ni ele alan [[Bilimcilik|bilimciliği]] genellikle reddederler. Onlara göre bilim, "yaşantı öncesi ön-teorik bir alt katmana" ihtiyaç duyar ve bilimsel metodlar, bu bildirişimselliği tamamen anlamak için yeterli değildir.<ref name="critchley115">Critchley; S. 115</ref>
*İkinci olarak Kıta felsefesi, bu bildirişimi genellikle bağlam, zaman ve mekan, dil, kültür veya tarih değişkenleriyle ele alır ve bu nedenle [[Tarihselcilik|tarihselciliğe]] meyillidir. Kıta felsefesine göre felsefî bir argüman, tarihsel ortaya çıkışının metinsel ve bağlamsal boyutlardan ayrılamaz.<ref name="critchley57">Critchley; S. 57</ref>
*Üçüncü olarak Kıta felsefesi; bilinçli insanın, muhtemel yaşantının bu bildirişimini değiştirebileceğini varsayar: ''"Eğer insan yaşantısı rastlantısal bir yaratılış ise o, başka şekillerde yeniden yaratılabilir."''<ref name="critchley64">Critchley; S. 64</ref> Bu nedenle Kıta filozofları, teori ile pratiğin bütünlüğü ve onların kişisel, ahlakî ve politik dönüşümleri ile ilgili felsefî sorgulamalara yönelirler. Bu eğilim, [[Marksizm|Marksist]] gelenekte kendini açıkça göstermektedir ''([[Feuerbach Üzerine Tezler|"Filozoflar dünyayı sadece farklı biçimlerde ''yorumladılar'', oysa ki asıl mesele onu ''değiştirmek''."]])'' ve ayrıca [[varoluşçuluk]] ile [[postyapısalcı felsefe]]nin odak noktasındadır.
*Kıta felsefesinin son karakteristik özelliği ise [[meta-felsefe]] vurgusudur. Doğa bilimlerinin gelişim ve başarısının sonucunda Kıta filozofları sıklıkla, felsefenin yöntem ve doğasını yeniden bulmaya çalıştılar.<ref name="leiter4" /> Bu durum, Alman idealizmi veya fenomenoloji gibi bazı akımlarda felsefenin ilk, temel, birincil bilim olduğu yönündeki geleneksel görüşün gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyarken; yorumsama, eleştirel teori veya yapısalcılık gibi diğer akımlarda, felsefenin indirgenemez biçimde kültürel ve uygulamalı bir sahayı incelediği düşüncesini yarattı. Kierkegaard, Nietzsche ve sonradan [[Heidegger]] ile [[Derrida]] gibi Kıta filozofları ise felsefî herhangi bir anlayışın, önceden belirlenmiş hedeflerine tutarlı olarak ulaşıp ulaşamayacağı kuşkusu duydular.
Sonuç olarak yukarıda anılan konular; şartlarla sınırlandırılıp şekillendirilmiş bilgi, deney ve hakikatin en doğru biçimde, deneysel sorgulamadan ziyade felsefî düşünce ile anlaşılacağı fikrine dayanan Kant felsefesinden gelmektedir.<ref name="solomon6">{{Kitap belirt | son = Solomon | ilk = Robert C. | yazarurl = | yardımcıyazarlar = | yıl = 1988 | başlık = Continental Philosophy Since 1750: The Rise and Fall of the Self | yayımcı = Oxford University Press | yer = New York | id = | dil = İngilizce }}; S. 6</ref>
 
== Kavram ==
Satır 27 ⟶ 20:
 
[[II. Dünya Savaşı]]'nın hem öncesinde, hem de sonrasında; Fransa'da [[Alman felsefesi]]ne ilgi büyüdü. [[Komünizm]]e duyulmaya başlanan ilgi, [[Üçüncü Fransa Cumhuriyeti]]'nin yükseköğretim politika programlarında ilk defa yoğunca işlenen Marx ve Hegel ilgisine dönüştü. Aynı zamanda Husserl ve Heidegger'in fenomenolojik felsefesi de, [[Fransız felsefesi]]ndeki çeşitli farklı düşüncelerle sağladığı uyum nedeniyle gitgide etkili olmaya başladı. Fenomenolojinin bu popülerliğinin en büyük nedeni, kendi felsefesini [[varoluşçuluk]] olarak tanımlayan yazar ve filozof [[Jean-Paul Sartre]]'dir.
== Karakteristik ==
[[Michael E. Rosen]], Kıta felsefesinin karakteristiğindeki ortak konuları tanımlamıştır.<ref name="rosen665">{{cite journal |last= Rosen|first= Michael |authorlink= |coauthors= |year= 1998|month= |title= Continental Philosophy from Hegel |journal= Philosophy 2: Further through the Subject|volume= |issue= |pages= 663-704 |id= |url= |accessdate= 21 Mayıs 2012 |quote= }}; S. 665</ref>
 
*Öncelikle Kıta filozofları, [[görüngü]]leri anlamanın tek ve en doğru yöntemi olarak [[doğa bilimleri]]ni ele alan [[Bilimcilik|bilimciliği]] genellikle reddederler. Onlara göre bilim, "yaşantı öncesi ön-teorik bir alt katmana" ihtiyaç duyar ve bilimsel metodlar, bu bildirişimselliği tamamen anlamak için yeterli değildir.<ref name="critchley115">Critchley; S. 115</ref>
*İkinci olarak Kıta felsefesi, bu bildirişimi genellikle bağlam, zaman ve mekan, dil, kültür veya tarih değişkenleriyle ele alır ve bu nedenle [[Tarihselcilik|tarihselciliğe]] meyillidir. Kıta felsefesine göre felsefî bir argüman, tarihsel ortaya çıkışının metinsel ve bağlamsal boyutlardan ayrılamaz.<ref name="critchley57">Critchley; S. 57</ref>
*Üçüncü olarak Kıta felsefesi; bilinçli insanın, muhtemel yaşantının bu bildirişimini değiştirebileceğini varsayar: ''"Eğer insan yaşantısı rastlantısal bir yaratılış ise o, başka şekillerde yeniden yaratılabilir."''<ref name="critchley64">Critchley; S. 64</ref> Bu nedenle Kıta filozofları, teori ile pratiğin bütünlüğü ve onların kişisel, ahlakî ve politik dönüşümleri ile ilgili felsefî sorgulamalara yönelirler. Bu eğilim, [[Marksizm|Marksist]] gelenekte kendini açıkça göstermektedir ''([[Feuerbach Üzerine Tezler|"Filozoflar dünyayı sadece farklı biçimlerde ''yorumladılar'', oysa ki asıl mesele onu ''değiştirmek''."]])'' ve ayrıca [[varoluşçuluk]] ile [[postyapısalcı felsefe]]nin odak noktasındadır.
*Kıta felsefesinin son karakteristik özelliği ise [[meta-felsefe]] vurgusudur. Doğa bilimlerinin gelişim ve başarısının sonucunda Kıta filozofları sıklıkla, felsefenin yöntem ve doğasını yeniden bulmaya çalıştılar.<ref name="leiter4" /> Bu durum, Alman idealizmi veya fenomenoloji gibi bazı akımlarda felsefenin ilk, temel, birincil bilim olduğu yönündeki geleneksel görüşün gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyarken; yorumsama, eleştirel teori veya yapısalcılık gibi diğer akımlarda, felsefenin indirgenemez biçimde kültürel ve uygulamalı bir sahayı incelediği düşüncesini yarattı. Kierkegaard, Nietzsche ve sonradan [[Heidegger]] ile [[Derrida]] gibi Kıta filozofları ise felsefî herhangi bir anlayışın, önceden belirlenmiş hedeflerine tutarlı olarak ulaşıp ulaşamayacağı kuşkusu duydular.
Sonuç olarak yukarıda anılan konular; şartlarla sınırlandırılıp şekillendirilmiş bilgi, deney ve hakikatin en doğru biçimde, deneysel sorgulamadan ziyade felsefî düşünce ile anlaşılacağı fikrine dayanan Kant felsefesinden gelmektedir.<ref name="solomon6">{{Kitap belirt | son = Solomon | ilk = Robert C. | yazarurl = | yardımcıyazarlar = | yıl = 1988 | başlık = Continental Philosophy Since 1750: The Rise and Fall of the Self | yayımcı = Oxford University Press | yer = New York | id = | dil = İngilizce }}; S. 6</ref>
 
== Son dönem Anglo-Amerikan gelişmeleri ==
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Kıta_felsefesi" sayfasından alınmıştır