Kur'ân-ı Kerîm: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Mehmet55 (mesaj | katkılar)
Kur'ân-ı Kerim sayfasına yönlendirildi
Mehmet55 (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
1. satır:
{{Kaynaksız}}
#YÖNLENDİRME [[Kur'ân-ı Kerim]]
{{sö-din}}
{{İslam}}
'''Kur'ân''' veya '''Kur'ân-ı Kerîm''', ([[Arapça]] : '''القرآن''') [[İslam]] aleminde İslam peygamberi [[Muhammed bin Abdullah|Muhammed]]'e [[Allah]] tarafından [[Cebrail]] aracılığıyla vahiyler şeklinde gönderildiğine inanılan kutsal kitap. İlk kez [[7. yüzyıl]]da kitap haline getirilmiştir. Kuran ayrıca Furkan, Kelamullah, Kitabullah, Beyza gibi isimlerle de anılır. [[Fatiha Suresi|Fatiha Sûresi]] ile başlayıp, [[Nas Sûresi]] ile sona erer. Okunuşunun kutsal olduğuna inanılarak, ilave işaretlemeler ve özel okunuşu [[tecvid]] ile birlikte nesilden nesile aktarılmıştır.<ref>{{cite news|url=http://www.radikal.com.tr/ek_haber.php?ek=r2&haberno=2950|başlık=Kuran'ın toplanması ve sonrası|son=Gökaçtı|ilk=Mehmet Ali|tarih=11-01-2004|erişimtarihi=2008-08-28|yayımcı=Radikal Gazetesi}}</ref>
== Adı ==
=== Kökenbilim ===
[[Dosya:Abbasid Koran folio from Egypt.jpg|[[Abbasiler]] Dönemi'nden kalma bir Kuran sayfası. Sayfada [[Hac suresi]]nden bazı ayetler yer almaktadır; 9 ila 10. yüzyıl civarları. |thumb|200px]]
 
'''Kuran''' sözcüğü [[Arapça]]'da ''QRE (qare'e/kare'e)'' (okudu) sözcüğünün sülasi (üç harfli kelime kökü sistemine göre) mastarıdır. "Okumak", "okunan" "okuyuş" "okuma" anlamlarını ifade eder. '''Kerîm''', "soylu, asil" ve "eli açık, cömert" anlamlarına gelen [[Arapça]] kökenli bir kelimedir <ref>{{Cite web | url = http://www.tdk.gov.tr/TR/SozBul.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF05A79F75456518CA | başlık = TDK - ''Kerim'' | erişimtarihi = 2008-08-28 | yayımcı = TDK Sözlük, ''kerim'' }}</ref>.
 
İslam'a göre Allah Kuran'ı ikinci bir isim olarak “Kitap”, olarak adlandırmak suretiyle, daha en baştan itibaren, bu metnin yazılı hale getirilmesinin önemine işaret etmiştir.<ref>“Ana Hatlarıyla Kuranı Kerim”, Prof. S. Yıldırım, s.56</ref>
 
=== "Kuran" kelimesinin Kuran'da kullanılması ===
[[İslâm]]'ın kutsal kitabının özel adı olan Kuran kelimesi, 58 âyette geçer. Ayrıca "kur'an" "okunan,okuyuş, okuma" "ekli, katlı,derli" anlamında özel ad olmayarak 12 ayette ( [[Yusuf Suresi]] 12/2, [[Rad Suresi]] 13/31, [[İsra Suresi]] 17/106, [[Taha Suresi]] 20/113, [[Zümer Suresi]] 39/28, [[Fussilet Suresi]] 41/3,44; [[Şura Suresi]] 42/7, [[Zuhruf Suresi]] 43/3, [[Cin Suresi]] 72/1, [[Kıyame Suresi]] 75/17,18) geçer.
 
''"Biz onu okuyup akletmeniz için anlaşılır-sade-arı bir okuyuşla/okunuşla indirdik"'' ([[Yusuf Suresi]], 12/2).
 
''"Kuranı okuyacağında/okuduğunda kovulmuş şeytanın şerrinden Allah'a sığın (Euzü billahi mineşşeytan ir racim) de"'' ([[Nahl Suresi]], 16/98).
 
''"Kuran okunduğunda/okununca onu işitin de durup düşünün ki merhamet olunasınız"'' ([[A'raf Suresi|A'râf Suresi]], 7/204).
 
''"Bu Kuran, insanlara yolu gösterir, o değişmez yoldur, unat-düzgün çalışan-iş yapan inananları onlar için olan kerim bir ecir ile müjdeler."'' ([[İsrâ Suresi]], 17/9).
 
''"Kuran'dan indirir/indiriyor/indirecek olduklarımız, inananlara şifa ve rahmettir..."'' ([[İsrâ Suresi]], 17/82).
 
Birçok âyette "el-Kitâb" kelimesinin Kuran-ı Kerîm anlamında kullanıldığı görülür:
 
''"[[Elif]]. [[Lâm]]. [[Mîm]]. İşbu içinde kuşku olmayan Kitap'tır müttakiler (Allah'a karşı takva sahipleri) için bir yol göstericidir"'' ([[Bakara]], 2/1,2).
 
Bundan başka çeşitli âyetlerde Kuran için başka isimler de kullanılmıştır: el-Furkân ([[Furkan Suresi|Furkân Suresi]], 25/1), ez-Zikr ([[Hicr Suresi]], 15/9), en-Nûr ([[Nisa Suresi|Nisâ Suresi]], 4/174), er-Rûh ([[Şura Suresi|Şûrâ Suresi]], 42/52) vb. gibi.
 
== Tarihi ==
=== Mekke dönemi ===
Kuran yaklaşık 23 yılda parça parça tamamlanmıştır. 13 yıl kadar süren Mekke döneminde indiğine inanılan âyet ve sûreler daha çok İslâm inanç ve ahlâkı ile ilgili konuları kapsar; [[Allah]]'ın birliğine, meleklere, peygambere, kitaplara ve '[[Ahiret]] günü'ne iman gibi. Müslümanlar tarafından [[Âdem]]'den beri geldiğine inanılan tevhid inancı işlenir. Allah ile eşit güçte bir varlığın olduğu görüşü bu bölümde reddedilir.
 
Mekke döneminde Kuran'a, Kuran'ın [[Âdem]]'den itibaren devam eden vahiy zincirinin devamı olduğu ibaresi eklendi:
''"([[Allah]]) dînde, onunla [[Nuh]]'a vasiyet ettiği (farz kıldığı) şeyi (şeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fırkalara ayrılmayın.” diye [[İbrahim|İbrâhîm]]'e, [[Musa]]'ya ve [[İsa]]'ya vasiyet ettiğimiz şeyi Sana da vahyederek, size de şeriat kıldı."'' ([[Şura]], 42/13)
<ref>[http://www.kuranmeali.org/kuran_meali.aspx?suresi=sura&ayet=13 Şura Suresi 13. ayet, ''Şura Suresi 13. ayet'']</ref>
 
=== Medine dönemi ===
[[Medine]]'de inen [[âyet]] ve [[sûre]]lerde daha çok hukuk kuralları yer almıştır. Aile ve devletin tanzimi, insanların birbiriyle veya devletle olan ilişkileri, anlaşmalar, barış ve savaş durumları bu âyetlerde açıklanır. [[M.S.]] [[622]] tarihinden itibaren bu hükümleri uygulamak için yeterli güce sahip bir [[İslâm Devleti]], Muhammed yönetiminde, [[Medine]]'de oluşmuştu.
 
İslam inanışına göre [[Allah]] hafiften ağıra doğru hükümler göndermiş, Muhammed ve ashabı bunları geciktirmeksizin uygulamaya geçirmiştir. Kuran dilini bilmeleri, [[namaz]]larda, [[mescid]] içinde ve dışında okunan sûre ve ayetleri anlamalarını kolaylaştırmıştır. İslam inanışında bu devrin özelliği; iyi ve yararlı olanın alınması, kötü ve zararlı olanın kaldırılmasıdır. İslam inancında yükümlülükler birden ayrıntılarıyla gelmemiş, zamanla (23 yıl) tamamlanmıştır.<ref>[[Bakara]], 2/219; [[Nisa]], 4/43; [[Mâide]], 5/90-91</ref>
 
Kuran ayetleri Müslüman toplumunda yaşanan olaylar üzerine gelmiştir. Ayetlerin ihtiyaç sırasında geldiğine ve toplumda gerekli etkiyi gösterdiğine inanılır. Bu yüzden, ayetlerin iniş sebepleri Kuran [[tefsir]]lerinde önemli bir yer tutar.
 
=== Kuran'ın toplanması ===
[[Dosya:AndalusQuran.JPG|250px|thumb|12. yüzyıldan kalma bir Endülüs Kuran'ı]]
Kuran sadece önemli günlerde yazılarak kayıt altına alınıyordu.<ref name="Britannica"/> İslam'da Kuran'ın, bizzat vahiy meleği ve Muhammed'in birbirlerine karşılıklı okumaları ve [[sahabi]]lerin ezberlemesiyle korunduğuna inanılır. Ancak Muhammed'in sağlığı müddetince devam eden vahyin bütün bir kitapta toplanmasına imkân yoktu. {{fact}} Çünkü vahyin Muhammed'in ölümüne kadar devam ettiği bilinmektedir. Muhammed'in ölümünden iki gün öncesine kadar devam eden vahiy onun ölümüyle son buldu.
 
Kuran sureleri bazen bir bütün olarak bazen de bölümler halinde geldi. Mekke'de eklenen sureler "Mekkî", Medine'de eklenenler "Medenî" olarak adlandırılır.
 
=== Ebubekir dönemi ve İmam Mushaf ===
Muhammed'in ölümünü takip eden [[Yemâme]] savaşlarında 70 kadar [[hafız]]ın ölmesi müslümanları telâşa düşürmüştü. [[Ashab]]dan Ömer de hafızların toplanması için dönemin halifesi Ebu Bekir'e başvurarak konunun görüşülmesini istemişti. Bunun üzerine Ebu Bekir, [[Zeyd bin Sâbit]] başkanlığında toplanan Abdullah bin Zübeyr, [[Sa'd bin Ebi Vakkas]], [[Abdurrahman bin Haris bin Hişam]]'ın da bulunduğu büyük bir komisyon tarafından Kuran sahifeleri bir araya getirildiği iddia edilir.
 
Birinci halife Ebubekir zamanında hafız ve vahiy başkatibi olan Zeyd bin Sâbit, elinde yazılı Kuran metni olan herkesin bu metinleri getirmesini ve getirirken de ellerindeki metinlerin bizzat Muhammed'den duyduklarına dair iki güvenilir şahid gösterilmesi istedi. Osman toplanan bu kurula "Zeyd ile imlada anlaşamazsanız, [[Kureyş]]'e göre yazın" emrini verdi. Zeyd bin Sâbitin katkılarıyla ortaya koyduğu bu aslî nüshaya "İmam Mushaf" adı verilmiştir. [[Abdullah bin Mesûd]]'un teklifiyle iki kapak arasında "İmam Mushaf" üzerinde yapılan danışma ve görüşmeler sonucunda bunun üzerinde her hangi bir noksanlık görülmemiş ve güvenirliği konusunda ittifak sağlanmıştır.
 
=== Mushaf ===
 
Kuran'ın bugünkü haliyle kitap halinde toplanılmış şekline ''"Mushaf"'' denir. ''[[Mushaf]]'', "sayfalar haline getirilmiş" ya da "iki kapak arasındaki sayfalar" anlamına gelir<ref>“Ana Hatlarıyla Kuranı Kerim”, Prof. S. Yıldırım, s. 65</ref> ve S-H-F (sahife) kökünden gelir.
 
Kuran Peygamberinin ölümü ile tamamlandığından kendisi hayatta iken toplanmamış, mushaflaştırılıncaya kadar [[tevatür]] yolu ile özellikle ezberlenerek muhafaza edilmiştir. Kuran ayetleri ilk zamanlar vahiy kâtipleri tarafından papirüs, deri ve kemik üzerine yazılarak saklanırdı.<ref>http://www.islamic-awareness.org/Quran/Text/Mss/</ref> Kurra denen ezbere Kuran bilenlerden 70'e yakın kişi bir savaşta kaybedilince Osman tarafından toplanan Kuran Heyeti, şahitli olarak sureleri peygamberin sağlığında dizdiği sırada toplamış, Kuran'dan olmayan dipnot ve tefsir notları imha etmiştir. Bu dizilişe göre Kuran 114 adet bölümden ([[sure]]) oluşur. Sureler genellikle surenin içerdiği ayetlerin konulardan birine göre verilen Arapça isimlerle anılırlar. Sureler kronolojik bir sırada (söyleniş sırasına göre) düzenlenmemiştirler. Müslümanlar Kuran'ın sıralanışının da mucizevi olduğuna inanırlar.<ref>http://www.simetrikkitap.com Simetrik Kitap, Dr. Halis Aydemir</ref> Sıralamanın da Kuran'ın bütününden olduğu ve Allah tarafından bildirildiği müslümanlarca kabul edilir.
 
[[Dosya:Uthman Koran-RZ.jpg|thumb|right|Bilinen en eski Kuran mushafı, Taşkent, Özbekistan]]
 
Kuran'ın bugünkü dizilişi ile mushaflaşması ise Halife Osman zamanında gerçekleşmiştir. Bilinen en eski Kuran Mushafı (M.S. 9 yy) <ref>http://www.islamic-awareness.org/Quran/Text/Mss/samarqand.html</ref> [[Özbekistan]]'ın [[Taşkent]] şehrindeki bir müzede sergilenen üçüncü [[Halife Osman]] Mushafı olarak anılmakta. Beş kopya halinde çoğaltılıp çeşitli İslam şehirlerine gönderilen orijinallerden biri de [[Topkapı Müzesi]]'nde sergilenmektedir.<ref>http://news.bbc.co.uk/2/hi/asia-pacific/4581684.stm BBC'nin konu ile ilgili araştırması</ref> [[Komünizm]] döneminde [[Semerkant]]'tan zorla alınarak [[St. Petersburg]]'da sergilenmiş, sergilenmesi için [[Başkortostan]]'a gönderilmiş, 1924 yılında geri verilmiştir. Bazı sayfaları 2000 ve 2003 yılında Christie's Londra ve Sam Fogg koleksiyonunda satılmıştır.<ref>[1] Islamic Art, Indian Miniatures, Rugs And Carpets: London, Tuesday, 20 October 1992 at 10 a.m. and 2.30 p.m., Thursday, 22 October 1992 at 2.30 p.m., 1992, Christie's: London, p. 88 (Lot 225); Islamic Art, Indian Miniatures, Rugs And Carpets: London, Tuesday, 20 October 1992 at 10 a.m. and 2.30 p.m., Thursday, 22 October 1992 at 2.30 p.m., 1992, Christie's: London, p. 89 (Lot 225A); Islamic Art, Indian Miniatures, Rugs And Carpets: London, Tuesday, 19 October 1993 at 10.30 a.m. and 2.30 p.m., Thursday, 21 October 1993 at 2.30 p.m., 1993, Christie's: London, p. 20 (Lot 29); Islamic Art, Indian Miniatures, Rugs And Carpets: London, Tuesday, 19 October 1993 at 10.30 a.m. and 2.30 p.m., Thursday, 21 October 1993 at 2.30 p.m., 1993, Christie's: London, p. 21 (Lot 30).
[2] Islamic Manuscripts, 2000, Catalogue 22, Sam Fogg: London, pp. 8-9; Islamic Calligraphy, 2003, Catalogue 27, Sam Fogg: London, pp. 12-13.</ref>
 
=== Ömer ve Osman dönemleri ===
Ömer devrinde Kuran öğretimine hız verildi. Gerek [[Medine]]'de gerekse sınırları günden güne genişleyen [[İslam Devleti]]'nin diğer merkezlerinde en sıhhatli kaynak olan hâfiz sahabelerin öğretmen ve gözetmenliğinde pek çok hâfız yetiştirilmiştir.
 
Zamanla fetihlerin hız kazanması ve yeni fethedilen yerlerde ortaya çıkan kavim ve kabilelerin müslüman oluşu farklı şive ve lehçelere göre okuyuş ayrılıklarını ortaya çıkarmıştır. Bu durum M.648'de [[Ermenistan]] ve [[Azerbaycan]] fethinde Şamlı ve Iraklı askerlerin yan yana gelmesi ile farklı okuyuşların su yüzüne çıkmasını sağladı. Bu tartışma ortamının daha fazla büyümesine engel olmak için Huzeyfe bin Yemân, Halife Osman'a başvurarak bu durumun düzeltilmesini, ihtilafın ortadan kaldırılmasını istedi. Bunun üzerine Halife Osman, Muhammed'in diğer ashabı ile de istişare ederek, [[İslâm]] dünyasında yalnızca Ebu Bekr'in emriyle derlenmiş olan onaylı Kuran mushaflarının kullanılmasını ve bir başka lehçe yahut ağız ile yazılmış tüm diğer nüshaların kullanılmasının yasaklanmasını kararlaştırdı. Osman, bir önlem olarak da gelecekte herhangi bir kargaşa yahut yanlış anlamaya meydan vermemek için başka tüm yazılı nesneleri yaktırarak ortadan kaldırma yoluna gitti. Ebû Bekir zamanında yazılan İmam Mushaf, Ömer'in ölümünden sonra kızı ve Muhammed'in hanımlarından olan Hafsa'ya geçmişti. Osman zamanında çoğaltılan mushafların yedi nüsha olduğu söylenir <ref>Muhammed Hamidullah, a.g.e., II, s.763</ref>. Bunlar [[Medine]], [[Mekke]], [[Şam]], [[Kufe|Kûfe]] ve [[Basra]]'ya gönderilerek müslümanlar arasında çıkabilecek farklı okuyuşlar önlenmiş oldu. Hatta [[Ali]]'nin Osman için ''"Eğer Osman Kuran'ın tek kitap halinde toplatılarak çoğaltılması işini yapmasaydı ben yapardım"'' dediği ileri sürülür {{fact}}.
 
Osman tarafından değişik vilâyet merkezlerine gönderilen nüshalar asırların geçmesiyle kayboldu. Günümüzde halen onlardan bir tanesi [[İstanbul]] [[Topkapı Müzesi]]'nde; bir diğer tam olmayan nüshası [[Taşkent]]'te bulunmaktadır. Çarlık [[Rus]] hükümeti onun [[Faks|faksimile]] ile reprodüksiyonunu (fotoğraf veya fotokopi ile tam kopyasını) yayınlamıştır.
 
== Kuran'ın düzeni ==
=== Cüz, sûre, âyet, vahiy ===
[[Dosya:Opened Qur'an.jpg|thumb|left|200px|Kuran]]
 
Kuran-ı Kerim'ın bölünmüş olduğu 30 parçadan (fasikül) her birine [[cüz]] denir.
 
Kuran-ı Kerim "sûre" adı verilen bazı ana bölümden oluşur. Kuranı Kerim'de 114 sûre vardır ve bu surelerin 86'sı [[Mekke]]'de, 28'i [[Medine]]'de eklenmiştir. Medine'de eklenen sureler Bakara, Ali İmran, Enfal, Ahzab, Maide, Mümtahine, Nisa, Zilzal, Hadid, Muhammed, Rad, Rahman, Dehr, Talak, Beyyine, Haşr, Nasr, Nur, Hac, Münafikun, Mücadele, Hucurat, Tahrim, Cuma, Tegabun, Saf, Feth ve Berae'dir.
 
Her bir sure “ayet” adı verilen bölümlerden oluşur. Ayetler bir kelime ila bir sayfa arasında değişir. İslam'da ayetlerin Muhammed'e [[Cebrail]] [[melek|meleği]] aracılığıyla [[vahiy]]ler şeklinde gönderildiğine inanılır. Kuran-ı Kerim'in metninin tamamlanması, [[610]] - [[632]] yılları arasında, yaklaşık 23 yılda gerçekleşti.
[[Vahiy]]; görünüşte, surelerin mevcut sırasını izlemeksizin, genellikle Müslümanların belirli bir konuda bilgi, görüş veya cevap gibi ihtiyaçları, ya da önemli bir olayla ilgili olarak gerçekleştiği için, Kuranı Kerim’in nihai şekli vahiylerin tamamlanmasından sonra ortaya çıkmıştır. Buna göre, Kuranı Kerim, 114 sure ve ''(Surelerin başındaki besmeleleri ayrı bir ayet saymama kaydı ile)'' 6236 ayetten oluşur. ''(İbn-i Abbas: 6616, Nafi: 6217, Şeybe: 6214, Mısır âlimleri: 6226, Arap dili ve edebiyatında dâhi olan belâgat âlimlerinden Zemahşeri ise; Kur'ân’ın 6666 ayeti olduğunu söylerler. [[13. yüzyıl]]ın müceddidi kabul edilen Bediüzzaman Said Nursi de 6666 görüşündedir. Fakat günümüzde Kûfelilerin görüşünün kabul görülmesiyle tüm Kuran-ı Kerimler 6236 ayettir.)''
{{fact}} Kuran-ı Kerim'de kaç ayet olduğu hususunda âlimler arasında ihtilaf vardır. Fakat bu ihtilaf sadece numaralandırma hususunda olup Kurân’ın tümü için her hangi bir ihtilaf söz konusu değildir. Çünkü âlimlerin hepsi Kuran-ı Kerim'in bütünü için ittifaktadırlar.
 
Bazı âlimler, bir kısım uzun cümleleri iki-üç ayet saymışken, bazısı tek ayet kabul etmiştir. Yine Şafiî âlimleri besmele-i şerifi, başında zikredilen sure ile bir bütün olarak saydıkları halde Hanefi âlimleri besmeleyi ayrı bir ayet olarak saymışlardır. Sure başlarındaki “Yasin, Ha mim” gibi huruf-u mukattaa için de benzer durum geçerlidir.
 
{{Sure|listesi|—|—}}
 
[[Dosya:Folio from a Koran (8th-9th century).jpg|[[8. yüzyıl|8.]] - [[9. yüzyıl]] dolaylarından kalma bir Kuran sayfası. Sayfadaki ayetler Müslümanlara göre [[Medine]]'de inmiş kabul edilen [[Fetih suresi]]'nin 27-28. ayetleridir.|thumb|200px]]
 
=== Surelerin kronolojik sırası ===
Surelerin kronolojik sırası, Kuran hakkındaki tartışmalı hususlardandır. Ayetlerin açıklanış sırası ile ilgili eldeki veriler yeterince güvenilir değildir.<ref name="Britannica">"Qurʾān." [[Encyclopædia Britannica]]. Ultimate Reference Suite. [[Chicago]]: Encyclopædia Britannica, [[2008]].</ref> Avrupalı akademisyenler, Kuran'ın içeriğini tarz ve konu açısından inceleyip, göreceli bir sıraya koymaya çalışmışlardır. [[Theodor Nöldeke]] 1860'da ''Kuran Tarihi''<nowiki>'</nowiki>ni (''History of the Qurʾān'') yazdığından beri sureler batılı kaynaklarda dört değişik şekilde sıralanmaya başlanmıştır. Bu sıralamalardan üçü Mekke ve Medine dönemlerini baz alır.
 
[[Dosya:FirstSurahKoran.jpg|right|thumb|220px|Basılı Kuran'ın ilk suresi olan [[Fatiha Suresi]] ([[Hattat Aziz Efendi]])]]
Kuran-ı Kerim Muhammed'in [[:wikt:risalet|risalet]]inin başında ilk olarak 'indiği' kabul edilen âyetler Alak suresinde geçer: "Ikra’bismi rabbikellezî halak. Halakal insâne min alak. Ikra’ ve rabbukel ekrem. Ellezî alleme bil kalem Allemel insâne mâ lem ya’lem. "'' ([[Alak]], 1-5)
 
Meali: Yaratan Rabbinin İsmi ile oku. İnsanı bir alaktan (embriyodan) yarattı. Oku ve senin Rabbin, sonsuz kerem sahibidir. Ki o kalem ile insana bilmediği şeyleri öğretti.
 
İlk inen âyetler inananları okumaya, öğrenmeye, yazmaya ve araştırmaya çağırır ve bilim için büyük teşvik mesajı taşır. Kuran'ın son inen âyeti de şudur: "Bugün kafirler dininizden (onu yok etmekten) ümitlerini kestiler. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı seçtim." ([[Mâide]], 3 içinde).
 
== Okunması ==
=== Hafız ===
{{Ana|Hafız}}
 
Kuran-ı Kerim'in bütün metnini ezberleyen ve uygun şekilde ([[tecvid]]) okuyabilen kişiye ''[[hafız]]'' denir. Muhammed'in ilk hafız olarak kabul edilir. Muhammed Kuran-ı Kerim'i kendi dilinde okur ve anlardı. Günümüzde genel olarak Kuran-ı Kerim'i anlamadan ezbere seslendirenlere de hafız denilmektedir. Kuran-ı Kerim uygun bir şekilde ve güzel bir tutum ve sesle okumaya ''[[:wikt:tilavet|tilavet]]'' denir. Müslümanlar günlük ibadet olan ''[[namaz]]''ı kılabilmek için Kuran'dan en azından küçük bir kısmı ([[ayet]]) ezberlemek, bilmek zorundadırlar.
 
''"Kuran-ı Kerim'den kolayınıza geleni okuyun, [[salat]]ı ikamet edin/namazı kılın"'' ([[Müzzemmil Suresi]] 73/20)
 
=== Nakledilmesi ===
Kuran Muhammed'in sağlığında yazılı hale getirilmemiş, [[:wikt:hıfz|hıfz]] yolu ile muhafaza edilmiştir. [[:wikt:hıfz|Hıfz]] yoluyla nakil ve nakledilenlerin doğruluğu konusunda İslam bilginleri arasında görüş ayrılığı yoktur. Bu prensip gereğince [[Ebu Bekir]]'in halifeliği sırasında Kuran toplanırken tevatür derecesinde olan, [[Abdullah b. Mesud]]'un kendisinin daha iyi anlaması için açıklayıcı olarak koyduğu bazı ifadeler komisyonca metne eklenmemiştir. Örneğin ''"Bunları yapma imkânını bulamayan kimsenin üç gün oruç tutması gerekir."'' ([[Maide]], 5/89) âyetinin devamındaki "mütetâbiat" (peşpeşe) ilavesi Kuran'a eklenmemiştir. Yine Abdullah b. Mes'ud'un annelerin nafakası ile ilgili: ''"Mirasçı da (yukarıda) belirtildiği şekilde (nafaka ile) yükümlüdür."'' ([[Bakara]], 2/233) âyetindeki mirasçı hakkında ''"zi'r-rahimil-mahrem"'' (evlenilmesi yasak olan yakın hısımlardan olan) şeklinde ilâve taşıyan kıraati de Kuran'dan sayılmaz.
 
[[Tevâtür]] derecesinde olan bu gibi [[kıraat]]lerin hukukçular için delil olarak kullanılıp kullanılamayacağı konusunda görüş ayrılığı vardır. [[Hanefi]]lere göre, bu kıraat şekillerini nakleden sahabe bunu ya [[Muhammed]]'den işitmiştir veya kendi görüşü ve ictihadı olarak ifade etmiştir. Hanefîler yemin [[:wikt:kefaret|kefâret]]i olarak tutulacak orucun peş peşe üç gün tutulmasını gerekli görürler [[Şafii]], [[Maliki]] ve [[Hanbeli]]lere göre ise, mütevatir olmayan [[kıraat]]ler ne Kuran ve ne de sünnet sayılmaz ve hüküm çıkarmada delil olarak da kullanılamaz.<ref>Zekiyuddin Şa'ban, ''Usulü'l-Fıkh'', Tercüme. İbrahim Kafi Dönmez, Ankara, 1990, s.47, 48.</ref>
 
İslam'a göre Kuran yalnız Araplar için değil, yeryüzündeki tüm insanları doğru yola iletmek için gelmiştir: ''"Seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik"'' ([[Enbiya Suresi|Enbiyâ]], 21/107). Bu özelliği Kuran'ın i'caz yönlerinin de evrensel olmasını gerektirir,
 
=== Kuran'ın abdestli okunması meselesi ===
Kuran'ın abdestsiz okunabilmesi konusunda fikir ayrılıkları mevcuttur. Bir kısım İslam alimlerine göre Kuran abdestsiz okunabilir ve abdest ancak namaz için gereklidir.
 
Bu konu ile ilgili ayet olarak [[Vakıa Suresi|Vakıa 77-79]] gösterilse de, bu ayette abdestten bahsedilmediğini öne süren din bilginleri de mevcuttur.
 
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın çevirisinde ayetler:
 
''"O, elbette değerli bir Kur’an’dır. Korunmuş bir kitaptır. Ona, ancak tertemiz olanlar dokunabilir."''
([[Vakıa Suresi]], 77-79) <ref>[http://www.diyanet.gov.tr/kuran/meal.asp?page_id=536 Kuran-ı Kerim ve Türkçe Meali, Diyanet İşleri Başkanlığı]</ref>
 
şeklindedir. Fakat buradaki ''tertemiz olanlar'' ile kastedilenin, ''abdestli olanlar'' olduğuna dair herhangi bir açıklama getirilmez.
 
==== Elmalılı Hamdi Yazır çevirisinde ====
[[Elmalılı Hamdi Yazır]] ise bu ayetleri:
 
''"Ki hakıkaten o bir Kur'an-ı Kerîm'dir. Öyle bir kitabda ki mahfuz tutulur. Ona tertemiz temizlenmiş olanlardan başkası el süremez."'' ([[Vakıa Suresi]], 77-79) <ref name="Vakıa Suresi 79. ayet">http://www.kuranmeali.org/kuran_meali.aspx?suresi=vakia&ayet=79 Vakıa Suresi 79. ayet</ref>
 
"el mutahharûn" sözcüğü ''tahir olanlar, arınmış olanlar, maddî (fizik vucudu abdestli olanlar )'' anlamına gelmektedir.
 
==== Edip Yüksel çevirisinde ====
[[Edip Yüksel]] ise aynı ayetleri şu şekilde çevirmiştir:
 
''"Bu, onurlu bir Kuran'dır. Korunmuş bir kitaptadır. Onu ancak temizler kavrayabilir."''
([[Vakıa Suresi]], 77-79) <ref>Edip Yüksel. Mesaj Kuran Çevirisi, İstanbul, Ozan Yayıncılık, 2000.</ref>
 
Çevirisinde bu ayetlerle ilgili dipnot olarak; ayetlerin kesinlikle abdestten, abdestsiz Kuran okunamayacağından bahsetmediğini, ayetleri bu şekilde yorumlayan din adamlarının kasıtlı olarak halkı Kuran'dan uzaklaştırma amaçlı beyanda bulunduklarını söyleyerek, ayetleri abdestle bağdaştıran din adamlarını suçlar.<ref>[http://www.kuranmeali.com/aciklama.asp?meal=edip&sureno=56&ayet=79&notno=4 Yuksel, Edip Sure59-Ayet79 Dipnotu]</ref>
 
Bu ayetlerin Kuran'ın abdestsiz okunup okunamamasıyla ilgili olmadığını savunan din bilginleri, abdestle ilgili olarak [[Maide Suresi]]'nin 6. ayetini gösterirler.
 
Bu tartışmaların yanı sıra halk arasındaki yaygın uygulama, Kuran'ın abdest alınarak okunması şeklindedir.
 
==Kur'an ilimleri==
{{düzenle|Ağustos 2010}}
{{Kaynaksız}}
{{Taraflı}}
 
İslam dinin esası kitap sayıldığı için peygamber döneminden beri ezberlenmesi, yazılması, okunması, tefsir edilmesiyle Kuran ilimleri başlamıştır.
 
Kuran ilimlerinin başında [[Kıraat]] İlmi gelir. Kur'an dil, usul ve kuralları, peygamberce hepsi de geçerli sayılmış okuyuş şivelerini içerir. Ortayol kıraatı [[Kureyş]] lehçesidir. İlk [[hafız]] peygamber olduğu için, günümüze kadar ve kıyamete kadar hafızlık başta gelen İslam geleneği olmuştur. [[Ramazan]]'da okunan [[mukabele]], [[Cebrail]] ile [[Peygamber]]'in karşılıklı Kuran okuyuşlarını devam ettirir. Hafız olmayanlar ise hatim denilen Kuran'ı baştan sona okumayı sık sık yaparlar.
 
İkinci ilim [[Nüzul]] Sebepleri İlmi'dir. Bu dal, vahyin geliş sebebi, iniş şartları ve hükümleri üzerinde durur.
 
Üçüncü ilim, Mekki ve Medeni İlmi'dir. Vahiy, [[Medine]]'de ve [[Mekke]]'de inen ayetlerden oluştuğundan, indiği yerin ve çevresinin ilmi yapıldı.
 
Dördüncü ilim, [[Tefsir]] İlmi'dir. Bu da Rivayet Tefsiri ve Dirayet Tefsiri olarak iki kola ayrılır. Rivayet tefsirinde ilk müfessir peygamberdir, sonra [[sahabi]]lerdir ve kuşaktankuşağa gelir. Dirayet yahut rey tefsirleri ise rivayetten çok mantığa, hatta felsefeye eğilimli tefsirlerdi.
 
Beşinci ilim, hukukun kaynağı olarak kitabın incelenmesini içeren Hüküm Çıkarma ilmi'dir ([[istinbat]]). Bu daldaki ilim adamlarına fakih denir. Fakihler Kuran'daki hükümleri ana ilkeler, ibadetler, ahlak açılarından inceler. Fakihler, ayetlerin lafız ve anlamlarını ayırırlar; genel ve özel hükümleri çıkarırlar; helal, haram, mekruh ölçülerinin nasıl ortaya çıktığını araştırırlar. Bunun bir metodoloji olarak ilmine Usuli [[Fıkıh]] denir.
 
Altıncı ilim, Kuran'ın Eşsizliği İlmi'dir (icazül Kuran). Bu ilim dalı, kitabın [[estetik]] yapısını araştırır, mucize oluşunu ve bunun dilbilimsel dayanaklarını inceler.
 
== Üzerine tartışmalar ==
=== Kuran'ın bir insan tarafından yazılmış veya alıntılanmış olabileceği iddiaları ===
[[Ateizm]], [[tanrı]] veya tanrıların varolmadığını savunur. Bu görüş yeryüzündeki tüm dinleri ve bunların kutsal sayılan kitaplarını, insanların oluşturduklarını savunur. [[Deizm]]'de de tanrı kavramı kabul edilmekle birlikte dinler ve kutsal sayılan kitapları reddedilir. Bunun yanı sıra [[Yahudilik]]te ve [[Hristiyanlık]]ta da Kuran'ın tanrı kelamı olduğuna inanılmaz. Bunun yerine Muhammed ve arkadaşları tarafından yazıldığı iddia edilir.<ref>[http://www.newadvent.org/cathen/08692a.htm Katolik Ansiklopedisi, ''Kuran'' maddesi (İngilizce)]</ref><ref>Yahudi Ansiklopedisi XVI. 70</ref>
 
=== Diğer kutsal kitaplar ve sözlü geleneklerle benzerlikler ===
[[Müslüman]]lar Kuran'ın [[Allah]] tarafından gönderildiğini iddia eder. İslami kaynaklar, Kuran'ın başka kaynaklardan alıntı yaptığı önerisini Hicr Suresinin 9. ayeti hükmünce kabul etmez.
 
15/HİCR-9 : Muhakkak ki zikri (Kur'ân-ı Kerim'i), Biz indirdik. O'nun koruyucuları (da) mutlaka Biziz.<ref>[http://www.kuranmeali.org/15/hicr_suresi/9.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx Tüm Türkçe Kur'an Mealleri (Hicr Suresi, 15/9.Ayet)]</ref>
{{olgu}}. Ancak Kuran'daki birçok karakter ve olay, [[Tanah]], [[Eski Ahit]] ve [[Yeni Ahit]] gibi [[Yahudi]] ve [[Hristiyan]] kaynaklarında da mevcuttur. Batılı akademisyenler, Kuran ile Yahudi ve Hristiyan kaynaklarındaki karakterlerin ve olayların birbirinden farklı olduğunu, Kuran versiyonlarının daha çok, sonraki dönem Hristiyan kaynakları ve [[Midraş]] gibi Yahudi kaynaklarından alındığını iddia etmektedir.<ref name="Britannica"/> Kuran'daki "İlahi Adalet" ve "[[Cennet]]" gibi motifler ise Kuran ile çağdaş [[Suriye Kilisesi|Suriye Kiliselerine]] mensup [[wikt:misyoner|misyoner]] din adamlarının öğretileri ile büyük benzerlik göstermektedir.<ref name="Britannica"/>
 
Kuran, insan yazısı olduğu iddialarına karşı, bir çok Kuran ayeti ile savunulmuştur. Başka bir dilden tercüme olduğu iddialarına<ref>[http://www.goethe.de/ges/rel/prj/ffs/ori/en1184094.htm Christoph Luxenberg le röportaj (İngilizce)]</ref> karşı, [[Muhammed Bin Abdullah|Muhammed]]'in ümmi yani gönderilen diğer kitapları okumadığını bildiren ayet ile<ref>http://www.kuranmeali.org/kuran_meali.aspx?suresi=zumer&ayet=28 Tüm Türkçe Kur'an Mealleri (Zümer Suresi,28.Ayet)</ref> ve kusursuz bir Arapça üzerine kurulduğunu açıklayan ayeti ile<ref>[http://www.kuranmeali.org/kuran_meali.aspx?suresi=zumer&ayet=28 (Zümer Suresi,28.Ayet)]</ref> savunulmuştur.
 
=== Mukattaa ===
İslamın yayılmaya başladığı dönemlerde [[vahiy]]leri ezberleyerek muhafaza etmek normal kabul ediliyordu ve sadece önemli gün ve olaylarda vahiyler not ediliyordu.<ref name="Britannica"/> Günümüzde, ilk İslami dönemlere ait, çeşitli şekillerde yazılı hale getirilmiş Kuran ayetlerinin varlığı genel olarak kabul görmekle beraber bu materyallerin içeriği bilinememektedir. Günümüzdeki Kuran'da bazı surelerin başında bulunan, ana metinden ayrı yazılan ve uzundan kısaya doğru dizilen "sessiz harf grupları", farklı yazılı metinlerin birleştirildiği kanısını uyandırmaktadır.<ref name="Britannica"/> [[Mukattaa]] denilen bu harflerin ne anlama geldiği konusunda İslam alimleri arasında da fikir birliği yoktur.
 
=== Farklı Kuran versiyonları iddiası ===
Kuran'ın o dönemde halk dili ile yazılması, Arap olmayanlar için doğru okunmasını ve hiçbir detayın kaybolmamasını sağlamaya yeterli değildi. Yazılı [[Arapça]] yetersizdi, bazı sessiz harfler arap olmayanlar tarafından kolaylıkla karıştırılabiliyordu ve bazı sözcüklerin ne anlamda kullanıldıklarını yazılı olarak anlamak mümkün değildi.<ref name="Britannica"/> Kuran'ın ilk yazıldığı zamanlarda [[Arapça]] sadece Araplar içindi. Kuran'daki sözcüklerin telaffuzunu doğru yapabilmek için ezbere bilmek gerekiyordu. Telaffuz da Arap şivelerine göre çeşitlilik gösteriyordu. Bu durum telaffuz yönüyle farklı Kuran versiyonlarının ortaya çıkması sonucunu doğurdu.<ref name="Britannica"/> Bu okunuş versiyonlarından en meşhurları günümüze kadar gelmiştir ve bu durum islam dunyasi tarafindan bir farkliliktan daha ziyade bir cesitlilik olarak algilanmaktadir.<ref>{{Cite web | url = http://www.kiraatilmi.com/?p=28 | başlık = Kıraat İmamları | erişimtarihi = 2009-03-30 }}</ref>
 
Sözlü Kuran versiyonlarının adedi çok olmasına rağmen yazılı Kuran'ın adedi sadece birkaç taneydi. Yazılı Arapça zamanla gelişme gösterdi. Birbirine benzer harfleri ayırt edebilmek için imla işaretleri ve doğru telaffuz için uzun sesli harfler oluşturuldu. Kuran yazımına eklenen bu yeni harf ve işaretlerin sebebi, şive farklarından kaynalanan tartışmalara<ref>{{Cite web | url = http://www.nurislam.org/kuranin-yazilis-tarihi.html | başlık = Kuran’ın Yazılış Tarihi | erişimtarihi = 2009-03-30 }}</ref> ve islam dininin Arap dünyası dışına taşmasıyla Arap olmayanların yazılı Kuran'ı yanlış okuyor olmalarına bir son vermekti. Bu yeni sistem islam dünyasında 9. yy'ın başlarına kadar tartışmalara konu oldu. Kuran'a eklenen yeni harf ve işaretler renkli olarak yazılmaya başlandı ve asıl metinin bir parçası kabul edilmedi.<ref name="Britannica"/>
 
[[İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzesi]]nde bulunan en eski mushaflar şunlardır:{{olgu}}
*No:457. Osman'ın imzasını ve Hicri 30 senesini taşıyan Mushaf.
*No:557. Ali'nin imzasını taşıyan Mushaf.
*No:458. Ali'nin yazısı olduğu kabul edilen Mushaf.
 
=== Ebced hesabıyla getirilen nümerolojik iddialar ===
[[Ebced hesabı]]nda Arapça alfabedeki her harfe sayısal bir değer atanır ve böylece yazılar sayısallaştırılır. Tarihi Kuran öncesine giden ve [[kabalist]]lerin [[Tevrat]]'a uygulamaları gibi yaygın örnekleri olan [[nümeroloji]] geleneğini izleyerek ve ebced hesabını kullanarak Kuran metnini yorumlayanlar olmuştur.
 
==== Örnekler ====
* Demir (Fe) kelimesinin ebced hesabıyla değeri (Arapçası Hadid) 26 dır. 26, demirin atom numarasıdır. Ayrıca belirli bir demir anlamına gelen (El-Hadid) kelimesinin ebced hesabına göre karşılığı da 57 dir. Bu da demirin durağan izotoplarından birinin kütle numarasıdır, ve duragan izotoplardan sadece bu izotopun cekirdek dönme numarası 1/2 dir.<ref>{{Cite web | url = http://en.wikipedia.org/wiki/Isotopes_of_iron | başlık = Isotopes of iron | erişimtarihi = 2009-03-30 }}</ref> Kuran'da demirden bahseden sure ''Hadid Suresi'' yani demir suresidir. Bu sure de Kuran'ın 57. suresidir.<ref>{{Cite web | url = http://tr.wikipedia.org/wiki/Kur%27an | başlık = Kur%27an | erişimtarihi = 2009-03-30 }}</ref>
 
* Âdem kelimesinin ebced hesabıyla değeri 46'dır. Kuran insanlara ''Âdem oğlu'' diye hitap eder.<ref>Yasin Suresi-61, Araf Suresi-31</ref> 46 ise insan hucresinin kromozom sayısıdır. Bazı kaynaklarda Adem'ın ebced karşılığı 45 geçmektedir.<ref>{{Cite web | url = http://www.medyumca.com/tr/gizli_ilimler/ebced_ilmi | başlık = Ebced İlmi | erişimtarihi = 2009-03-30 }}</ref> Bu farklılık Âdem ve Adem kelimelerinin arapçada farklı olmasından kaynaklanmaktadır.<ref>{{Cite web | url = http://www.tdk.gov.tr/TR/SozBul.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF4376734BED947CDE&Kelime=adem | başlık = Güncel Türkçe Sözlük'te Söz Arama | erişimtarihi = 2009-03-30 }}</ref>
 
==== Simetrik kilit ====
Dr. [[Halis Aydemir]] tarafından yapılan bir araştırmada, Kuran'ın bir insan tarafından yazıldığına, alıntılardan oluşturulduğuna veya günümüze değin değiştirildiği iddialarına karşı bir kontrol mekanizması düzeni olduğu iddia edilmiştir. Bu iddiaya göre ayet sayıları çeşitli matematiksel analizlerden geçirildiğinde (tek, çift, asal sayı v.s.) belli bir simetrik düzen göstermektedir.<ref>[http://www.simetrikkitap.com Dr. Halis Aydemir, Simetrik Kitap ISBN 978-1-84728-904-9, İngilizcesi : Binary Symmetric Book 1]</ref>
<!--==== Kelime tekrarları iddiaları ====
Kaynağı ve geçerliliği belli olmayan bir araştırmaya göre Kuran'daki bazi sözcük tekrarları şu şekildedir<ref>{{Cite web | url = http://www.kuranmucizeleri.com/matematik01.html | başlık = Kuran'ın matematiksel mucizeleri | erişimtarihi = 2008-08-02 }}</ref><ref>{{Cite web | url = http://monak2.tripod.com/Peaceonline/id1.html | başlık = Scientific Miracles | erişimtarihi = 28-08-2008 }}</ref><ref>{{Cite web | url = http://www.sorularlaislamiyet.com/subpage.php?s=article&aid=8422 | başlık = Mucizeler Kaynağı Kuran-ı Kerim'in Matematiksel Mucizesi | erişimtarihi = | yayımcı = Sorularlaislamiyet.com, }}</ref><ref>{{cite news|url=http://www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/2005/07/18/yazidizi/yazidizi1.html|yayımcı=Akşam Gazetesi|başlık=Kuran'ın mucizeleri|erişimtarihi=28-08-2008}}</ref>:
* ''Gün'' kelimesi 365 defa, ''günler'' kelimesi 30 defa, ay kelimesi 12 defa geçmektedir.
* ''Deniz'' kelimesi 32 defa, ''kara'' kelimesi 13 defa geçmekte ve bunların her birinin, toplamları olan 45'e oranı, yaklaşık olarak yeryüzündeki kara ve deniz oranlarını göstermektedir.
* Bunların yanında dünya-ahiret, melek-şeytan, iman-küfür, yaz-kış gibi bazı karşıt kelimeler eşit sayıdadır. Buna mukabil ''affetmek'' kelimesi ''ceza'' kelimesinin iki katı sayıda, ''zenginlik'' kelimesi ''fakirlik'' kelimesinin iki katı sayıda ve yine ''iyiler'' kelimesi ''kötüler'' kelimesinin iki katı sayıdadır.-->
 
== Kaynakça ==
* [http://www.kuranmeali.org Türkçe Kuran-ı Kerim Meallerini kıyasla]
* [[Muhammed Hamidullah]], Kuran Tefsiri
* [[Zekiyüddin Şaban]], Usulü'l-Fıkh, Terc. İbrahim Kafi Dönmez, Ankara 1990, s. 44-45
* [[İbn-i İshak]], Es-Sire
* [[İbn-i Sa'd]], Tabakat
* [[Mes'udi]], Mürucü'z-Zeheb
* [[İslam Ansiklopedisi]] , TDV Yay., İst., 1997
* [[Beheşti]], Bilmek, Çev: İbrahim Keskin, İst., Bir Yay., 1988
* [[Arslan, Ahmet]], Felsefeye Giriş, 4. bs., Ankara, Vadi Yay., 1999
* Alper, Ömer Mahir, Akıl-Vahiy Felsefe-Din İlişkisi, İst, Ayışığı Yay., 2000
* Qurʾān." Encyclopædia Britannica. Ultimate Reference Suite. Chicago: Encyclopædia Britannica, 2008.
 
 
=== Dipnotlar ===
{{kaynakça|2}}
 
== Dış bağlantılar ==
* [http://www.kuranmeali.org Diyanet İşleri ve Elmalılı Hamdi Yazır ve 30 ayrı mütercim tarafından hazırlanmış Kuran Mealleri]
 
{{Link SM|id}}
 
[[Kategori:Kur'an| ]]
 
[[ace:Kureu'an]]
[[af:Koran]]
[[am:ቁርአን]]
[[an:Alcorán]]
[[ar:القرآن]]
[[arc:ܩܘܪܐܢ]]
[[arz:القرآن]]
[[ast:Corán]]
[[av:Къуръан]]
[[az:Quran]]
[[ba:Ҡөръән]]
[[bcl:Koran]]
[[be:Каран]]
[[be-x-old:Каран]]
[[bg:Коран]]
[[bm:Kuranɛ]]
[[bn:কুরআন]]
[[bo:ཁུ་རན་གསུང་རབ།]]
[[br:Koran]]
[[bs:Kur'an]]
[[ca:Alcorà]]
[[ce:Къуръан]]
[[ckb:قورئان]]
[[crh:Quran]]
[[cs:Korán]]
[[cv:Коран]]
[[cy:Coran]]
[[da:Koranen]]
[[de:Koran]]
[[diq:Qurane]]
[[dv:ކީރިތި ޤުރުއާން]]
[[el:Κοράνιο]]
[[en:Quran]]
[[eo:Korano]]
[[es:Corán]]
[[et:Koraan]]
[[eu:Koran]]
[[ext:Corán]]
[[fa:قرآن]]
[[ff:Alqur'aana]]
[[fi:Koraani]]
[[fiu-vro:Koraan]]
[[fo:Koranin]]
[[fr:Coran]]
[[frp:Alcoran]]
[[fy:Koaran]]
[[ga:An Córan]]
[[gl:Corán]]
[[gn:Korã]]
[[gu:કુરાન]]
[[he:הקוראן]]
[[hi:कुर॑आन]]
[[hr:Kuran]]
[[hsb:Koran]]
[[hu:Korán]]
[[hy:Ղուրան]]
[[ia:Koran]]
[[id:Al-Qur'an]]
[[ilo:Koran]]
[[is:Kóran]]
[[it:Corano]]
[[ja:クルアーン]]
[[jv:Al-Qur'an]]
[[ka:ყურანი]]
[[kaa:Quranı Ka'rim]]
[[kab:Leqran]]
[[kk:Құран]]
[[ko:꾸란]]
[[krc:Къуран]]
[[ku:Quran]]
[[la:Alcoranus]]
[[lb:Koran]]
[[lbe:Кьуран]]
[[lt:Koranas]]
[[lv:Korāns]]
[[mhr:Коран]]
[[mk:Куран]]
[[ml:ഖുര്‍ആന്‍]]
[[mr:कुराण]]
[[mrj:Коран]]
[[ms:Al-Quran]]
[[mt:Koran]]
[[mwl:Alcoron]]
[[my:ကိုရမ်ကျမ်း]]
[[mzn:قورآن]]
[[nl:Koran]]
[[nn:Koranen]]
[[no:Koranen]]
[[oc:Alcoran]]
[[os:Хъуыран]]
[[pl:Koran]]
[[pnb:قرآن]]
[[ps:قرآن کريم]]
[[pt:Alcorão]]
[[qu:Quran]]
[[ro:Coran]]
[[ru:Коран]]
[[sah:Коран]]
[[scn:Curanu]]
[[sd:قرآن]]
[[sh:Kuran]]
[[si:කුර්ආන්]]
[[simple:Qur'an]]
[[sk:Korán]]
[[sl:Koran]]
[[so:Qur'aan]]
[[sq:Kurani]]
[[sr:Куран]]
[[su:Qur'an]]
[[sv:Koranen]]
[[sw:Qurani]]
[[ta:திருக்குர்ஆன்]]
[[te:ఖోరాన్]]
[[tg:Қуръон]]
[[th:อัลกุรอาน]]
[[tl:Qur'an]]
[[tt:Qör'än]]
[[ug:قۇرئان كەرىم]]
[[uk:Коран]]
[[ur:قرآن]]
[[uz:Qurʼon]]
[[vi:Qur'an]]
[[wa:Alcoran]]
[[war:Coran]]
[[wo:Alxuraan]]
[[yi:קאראן]]
[[yo:Kùránì]]
[[zh:古兰经]]
[[zh-classical:古蘭經]]
[[zh-min-nan:Qur'an]]