Aksu, Tortum: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Yolcular (mesaj | katkılar)
kDeğişiklik özeti yok
1. satır:
{{Diğer anlam|Aksu}}
 
 
{{Türkiye köy bilgi kutusu
|isim = Aksu
Satır 34 ⟶ 36:
|facebook sayfası=[http://www.facebook.com/group.php?gid=358182377717]
}}
'''Aksu''', [[Erzurum]] ilinin [[Tortum, Erzurum|Tortum]] ilçesine bağlı bir [[köy]]dür.
 
''''''COĞRAFÎ KONUM VE ULAŞIM''''''
 
 
== Coğrafya ==
Aksu, Tortum İlçesi’ne bağlı bir köydür. Erzurum şehir merkezine 71, Tortum’a 19 kilometre uzaklıktadır. Aksu köyünün denizden yüksekliği ortalama 1600 metredir. Bu yükselti yaylada 2300 metreye kadar ulaşır. Köy, güneyindeki Demirciler, kuzeyindeki Suyatağı, doğusundaki Çardaklı ve batısındaki Arılı köylerine komşudur. Köyün karşısında, köylülerin, Tilkinin Meşe ve Meydunun Sırt isimlerini verdikleri dağlar bulunur.
 
44. satır:
 
Köyün ulaşımı bağlı olduğu ilçenin diğer köylerine nazaran daha kolaydır çünkü; köy Tortum-Oltu asfaltı üzerinde bulunur.Köy yolu D950 karayolu ile Bulgaristan,Ermenistan ve Azerbaycan'a kadar uzanır.
== Tarih ==
 
'''TARİH'''
 
Köyün tapu sicil kayıtlarında geçen ilk adı Akhisar’dır. Yerleşim merkezlerinin isimlerinin değiştirilmesi ile çok yerinde bir teşebbüs olarak bu köye de Aksu deniliyor. Bu ismin köye, kireçli kayalık ve tepelerinden çıkan berrak sularına izafeten verildiği düşünülür.
 
Satır 56 ⟶ 54:
 
Köyün kurulmuş olduğu vadi içerisindeki ufak kalıntıları saymazsak köyde tarihi bir oluşumdan da söz etmek mümkün değildir.
== Tarım ve hayvancılık ==
 
'''TARIM VE HAYVANCLIK'''
 
Aksu Köyü’nde başlıca patates, buğday, ve fasulye tarımı yapılmaktadır. Ayrıca köyde elma, vişne, kızılcık, erik, kayısı, muşmula, ve ayva gibi birçok meyve de yetiştirilir. Duttan pestil ve pekmez yapılır. Tarımsal ürün olarak patatesin önemi oldukça büyüktür. Ekonomik olarak köye girdi sağlayabilecek tek üründür denebilir.
 
Aksu Köy’ü arazi itibariyle oldukça engebeli bir yapıya sahiptir. Bu durum tarımsal faaliyetlerin ilerlemesini baltalar.
 
Hayvancılığın ise tarıma oranla daha gelişmiş olduğu söylenebilir. Köyde 600 kadar küçükbaş, 300’e yakın da büyük baş hayvan bulunmaktadır. Köy halkı hayvancılık faaliyetlerini yazın 2300 metre yükseltideki yaylada sürdürür. Ayrıca köyün Hanegi adı verilen başka bir yaylası daha vardır ancak; bu yayla yaklaşık on yıldır kullanılmamaktadır.
== Jeoloji ve Jeomorfoloji ==
 
 
 
'''JEOLOJİ VE JEOMORFOLOJİ'''
 
Köyün kurulmuş olduğu yerin, dar bir vadinin içi olmasından ötürü; köylülerin yegâne geçim kaynağı olan tarım ve hayvancılık, oldukça zor şartlar altında yürütülmeye çalışılır. Bu durum köyün, büyük çapta göç vermesine neden olmuştur. Zira 1960‘ta köyde 910 kişi yaşarken; bu rakam 1997‘de 418’e, 2000’de ise 358’e kadar düşmüştür.
Köyün kurulmuş olduğu vadi doğu-batı istikametinde uzanır.
 
Köydeki orman arazilerinin tüketilmesinden, aşırı otlatmadan ve eğimin fazlalığından ötürü; köy ve çevresinde, erozyona uğramış toprak yapısı dikkati çeker. Toprak altından çıkarılan taşlardan kireç yapılışı köyde, kalkerli bir arazinin olduğunu gösterir. Vadinin güney kısmındaki yapı, halk arasında kırma olarak tabir edilen tortul kütlelerden oluşur. Arazide yer yer volkan tüfleri de görülür. Ayrıca köyün kuzeyinde killi toprak yapısına da rastlamak mümkündür.
== İklim ==
 
'''İKLİM'''
 
 
Köyde karasal iklimle Karadeniz ikliminin özelliklerini taşıyan, geçiş iklimleri görülmesine rağmen karasal iklimin özellikleri daha belirgindir. Köyün, özellikle kış aylarındaki soğuğu Erzurum şehir merkezini aratmaz. Ancak köydeki yükseltinin fazla olmaması yaz aylarında çeşitli meyve-sebze tarımını mümkün hale getirmiştir.
 
Köyde yaz ayları oldukça sıcak geçer. Özellikle Ağustos ayı başında köy, yılın en sıcak günlerini yaşar. Köylülerin ‘eyyam-ı bahur’ olarak adlandırdıkları bu dönemde köye, dolu şeklinde yağışlar düşer ve bu yağışlar genel itibariyle sellere neden olur.
 
== Ticaret ve sanayi ==
TİCARET VE SANAYİ
 
Köyde tarım ve hayvancılık faaliyetleriyle geçimini sağlayan halk, tarımsal ve hayvansal ürünlerden köy ekonomisine katkı sağlayabilecek şekilde gelir elde etmek bir tarafa; köylülerin ürünleri kendi ihtiyaçlarını ancak karşılamaktadır.
 
Satır 88 ⟶ 74:
 
Köyde büyük çaplı hayvan çiftliklerinin kurulması ve tarımsal faaliyetlere bilinçli bir şekilde, çeşitli teknolojik imkânlarla destek verilmesi köy ekonomisini canlandırabilir. Böylelikle köyde zaten çok az sayıda bulunan genç nüfûsun, büyük şehirlere göç etmesinin de önüne geçilmiş olur.
 
Ayrıca yayla şenliklerinin de daha kapsamlı hale getirilmesi ve basın yoluyla tanıtı, köy için ekonomik kalkınma vesilesi olabilir.
 
== Yöreye yemekler ==
YÖREYE ÖZGÜ BAZI YEMEK İSİMLERİ
 
*Patatesten; yahni, oturtma, haşlama, közleme, aksan.
*Bulgurdan; pilav, çorba, yalancı dolma.
Satır 100 ⟶ 84:
[[Kategori:Tortum belde ve köyleri]]
 
== Muhtarlık [değiştir]==
Yerleşim yerinin köy tüzel kişiliği alması ile birlikte köyün tüzel kişiliğini temsil etmesi için köy muhtarlık seçimleri de yapılmaktadır.
Seçildikleri yıllara göre köy muhtarları:
Satır 115 ⟶ 99:
| 1994 || Abdullah Çelik
|-
| 1989 || Hücre metni
|-
| 1984 || Hücre metni
|}
{{köy-taslak}}
 
{{Tortum belde ve köyleri}}
BİR ŞİİR
 
Köyün yetiştirmiş olduğu şairlerden Hacı İbrahim Güler(1919-2006), gurbetteki oğullarının kendine mektup yazmaması üzerine şu mısraları kaleme alıyor.
OĞUL
 
Bir nasihat yazim güç verin söze
Mektup yazmıyorsuz neden ki bize
Sizin hürmetiniz sade yüz yüze
Gaflete düşmeyin uyanın oğul
 
Masadan elime aldım kalemi
Dedim yazim yavrulara selami
Evladın babaya hakki bele mi
Sorun bir vaize öğrenin oğul
 
Bir satır yazıya eliz getmiyor
Yazmak öğrenmediz gücüz yetmiyor
Yoksa bakkallar mı kağıt satmıyor
Bir gün uyanırsız ne fayda oğul
 
Zaman bele kalmaz devreder felek
Nöbetin bitince tükenir kepek
Dersiz baba sitemle vurdun bir kötek
Dediğıza pişman olursuz oğul
 
Nasıl mektup diye çıkış çıkmayın
Hersizden sobaya basıp yakmayın
Erden sabah namazına kalkmayın
Bir gün gelir pişman olursuz oğul
 
Bu bir muhabbettir hem de şakadır
Say u gayretimiz yüce Hakk’adır
İhtiyarın gönlü gayet yufkadır
Rabbim sayenizi bozmasın oğul
 
Muhabbet ışığı vurdu özüme
İşiden deli der benim sözüme
Ayruca selamlar olsun kızıma
 
Allah’ım hayırlı gün versin oğul
Kaim ol salâta kalma kenarda
Kenarda kalanlar yanarlar narda
Mevlâm cümlemizi koymasın darda
Selamet sihhatla kalasız oğul
 
Güler der isyanın sil temiz eyle
Evvel sen söz dinle sora söz söyle
Dünyanın temeli kurulmuş böyle
Sihhatle selamet bulasız oğul
 
Askerliği ikinci dünya savaşı dönemine denk gelen şair yıllar sonra o günü şu mısralarla kaleme aldı.
 
Elli yıllık geri kalan bir tarihi canlandurak:
Dokuzunc’ayda bin dokuz yüz kırkta
Bir emir geldi ki cihan sallandi
Ayın on beşidir şems ü kameri
Canların içinde canan sallandi
 
Emir geldi Sürbahan’a dayandi
Seferi eşyalar tam olsun dedi
Alay kumandani bu emri aldi
Ambarlar kapsında kilit sallandi
 
Alay kumandanı derviş Nayman’dır
Gendi aslan kalbi sanki harmandır
Orta boy nurani bir kahramandır
Emretti alayda sancak sallandi
Sancağı tutanlar aslan mücahit
Kalan gazi olur ölenler şehit
Ta kalu belada vermişiz akid
Hacerü’l-esvette varak sallandi
 
Sefer eşyalari oldi taksimat
Habibe olmuşuz sıdk ile ümmet
Şehit olanların makami cennet
Firdevs-i a’lada gılman sallandi
 
Müslüman-Türk korkmaz ki bu savaştan
Gönlüm huzur doldu elhamdulillah
Şehide cenneti va’d etmiş Allah
Tekbir sadasından dağlar sallandi
 
Herkes taksimatın aldı yürüdi
Sürbahan düzünü duman bürüdi
Şu Ağrı Dağının gari eridi
Nuh tufandan kalan buzlar sallandi
 
İstanbul’a gitti subay evleri
Ehtikatsizlerin soldi gülleri
Ejderhaya döndi Türk askerleri
Gökyüzü yarılıp sema sallandi
Güler söylemekle bitmez bu işler
Geri kalma belki savaş tez başlar
Sılaya bir haber götürün kuşlar
Düşkün validemin kalbi sallandi
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Aksu,_Tortum" sayfasından alınmıştır